Esas No: 2015/14883
Karar No: 2015/7645
Karar Tarihi: 07.12.2015
Mala zarar verme - kasten yaralama - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/14883 Esas 2015/7645 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 3 - 2012/306174
MAHKEMESİ : Ankara Batı 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/10/2012
NUMARASI : 2012/369 (E) ve 2012/668 (K)
SUÇ : Mala zarar verme, kasten yaralama
SUÇ TARİHİ : 17/11/2011
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, boşanma davaları halen devam eden eşi C.. F.. G.. ile barışmak amacıyla kaynanası olan mağdur S.. A.."ın ikametine gitmesi üzerine ailevi nedenlerden dolayı eşi ile aralarında meydana gelen tartışma sırasında, mağdur S.. A.."ın elini, kül tablası ile vurmak suretiyle etkisi basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaraladıktan sonra evdeki muhtelif eşyalara da görgü tespit tutanağında belirlendiği şekilde zarar verdiğinin iddia edildiği olayda;
1- Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Oluşa, sanığın savunmalarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, bu şekilde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanığın kasten yaralama eylemini silahtan sayılan kül tablası ile gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 86/3.e maddesi gereğince cezasında artırım yapılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve ayrıca TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması nedeniyle bu hususlar,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi ve TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
a- 5237 sayılı TCK"nın 167/1-a maddesine göre, yağma ve nitelikli yağma hariç 10.bölümde düzenlenen suçların ""üstsoy veya altsoyun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin zararına olarak işlenmesi halinde ilgili akraba hakkında ceza verilmeyeceği"" hükmü dikkate alındığında; sanığın, kaynanası olan mağdur S.. A.."a ait evdeki muhtelif eşyalara, görgü tespit tutanağında belirlendiği şekilde zarar vermesi şeklinde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminden ötürü şahsi cezasızlık sebebinin bulunması gerekçesiyle sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
b- Kabule göre de; TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 07.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.