23. Ceza Dairesi 2015/3911 E. , 2015/7630 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat (resmi belgede sahtecilik), mahkumiyet (diğer suçlar)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, ele geçirilemeyen sahte vergi levhası ve esnaf sicil tasdiknamesi kullanarak bankadan kredi çekmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda;
1- Resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelenmesinde;
Sanığın, kredi sözleşme belgelerine imza atmak suretiyle özel belgede sahtecilik suçlarını işlediğinden bahisle mahkûmiyet, sahte belgelerin ele geçirilememesi nedeniyle unsurları itibariyle oluşmayan resmi belgede sahtecilik suçundan beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate ve mahkumiyete ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne gelince;
Sanığın, kendisine tahsis edilmemesi gereken krediyi almak amacıyla ele geçirilemeyen sahte vergi levhası ve esnaf sicil tasdiknamesi kullanmak suretiyle hileli davranışlar sergileyerek kendi yararına ve katılan bankayı zarara uğratmak kastıyla kredi için başvurup 24.000 TL parayı çektiği anlaşıldığından nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin bölümlerin tümüyle çıkarılarak yerine “TCK. 158/1-j-son maddesi gereğince mahkemenin takdirine göre sanığın temin ettiği menfaatin iki katı dikkate alınarak 2.400 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK’nun 62 maddesi gereği cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak 2.000 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK’nın 52. maddesi uyarınca mahkemenin takdirine göre günlüğü 20 TL’den çarpılmak suretiyle 40.000 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına” ibaresi eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.