Danıştay 4. Daire 2019/4341 Esas 2022/4020 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2019/4341
Karar No: 2022/4020
Karar Tarihi: 14.06.2022

Danıştay 4. Daire 2019/4341 Esas 2022/4020 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı olan şirket ortağı, şirket adına düzenlenen ödeme emrininin yasal olmadığı gerekçesiyle iptalini istemiştir. İlk derece mahkemesi, davacının bu talebini kabul etmiş ve ödeme emrinin hukuka uygun olmadığına karar vermiştir. Ancak Bölge İdare Mahkemesi, bu karara itiraz eden davalı idarenin savunmasını kabul ederek, ilk derece mahkemesi kararının hukuka uygun olduğuna karar vermiştir. Temyiz mercii olan Danıştay Dördüncü Dairesi ise, Bölge İdare Mahkemesi kararının hatalı olduğuna karar vererek, dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine karar vermiştir. Kanunlar, tebliğ evraklarının nasıl teslim edileceği konusunda detaylı hükümler içermektedir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun \"Tebliğ Esasları\" başlıklı 93. maddesi, vergi tahsilatı ile ilgili evrakların adresleri bilinen kişilere posta veya ilmuhaberli tebliğ ile, adresleri bilinmeyen kişilere ise ilan yoluyla tebliğ edileceğini belirtmektedir. Aynı kanunun 102. maddesi, muhatabın adresinin değişmesi durumunda tebliğin geri gönderileceğini ve ilan yoluyla tebliğ
Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/4341 E.  ,  2022/4020 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2019/4341
    Karar No : 2022/4020

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av….

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, … Otom. İnş. Eml. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin vergi borçlarının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının ortağı olduğu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğ edilerek kesinleştirildiği, tahsil imkanı kalmadığından bahisle, davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinin yasal ve yerinde olduğu savunulmuş ise de; davacı adına düzenlenen ödeme emrinin, 2012 yılı muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi ve vergi ziyaı cezasını ve 2014 yılına ait özel usulsüzlük cezalarını içerdiği; bu borçlar için asıl borçlu şirket adına … tarih ve … sayılı ödeme emrinin şirketin "… Mah. … Asf.N:… …/…" adresine tebliğe çıkarıldığı, 03/07/2017 tarihinde adreste tebligat yapılamadığından merciine iade edildiği, aynı ödeme emrinin bu kez şirket kanuni temsilcisi ….'nun "… Mah. … Sok. No:… …/…" adresine tebliğe çıkarıldığı, ancak tebliğ edilemeden merciine iade edildiği, ilanen tebliğ yoluna gidildiği, ilanen tebliğ öncesinde kanunun öngördüğü şekilde bilinen adreslere tebliğe çıkılarak ulaşılamadığı hususunun yukarıda belirtilen mevzuat uyarınca mahalle muhtarına şerh verdirilmek ve en yakın komşuya haber bırakılmak suretiyle tutanakla tespit edilmediği, bu haliyle vergi borcunun asıl amme borçlusu … Otom. İnş. Eml. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti. açısından usulüne uygun olarak kesinleştirildiğinden bahsedilemeyeceğinden şirket açısından kesinleşmeyen vergi borçlarından dolayı şirket ortağı olan davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından yapılan işlemin hukuka uygun olduğu, aksi yönde verilen kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun "Tebliğ Esasları" başlıklı 93. maddesinde, tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilumum vesikaların ve yazıların adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmuhaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ilan yolu ile tebliğ edileceği, aynı Kanunun "Tebliğ Evrakının Teslimi" başlıklı 102. maddesinde de, muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış olması halinde posta memurunun durumu zarf üzerinde yazacağı ve mektubun posta idaresince derhal tebliği yaptıran daireye geri gönderileceği, son fıkrasında da, yukarıda fıkralarda yazılı işlemlerin komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyeti taahhüt ilmuhaberine yazılarak tarih ve imza vazedilmek ve hazır bulunanlara da imzalattırmak suretiyle tespit olunacağı, aynı Kanunun 103. maddesinde ise; muhatabın adresi hiç bilinmezse, muhatabın bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş olan mektup geri gelirse, başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa tebliğin ilan yoluyla yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
    Dosyanın incelenmesinden; dava konusu ödeme emri dayanağı şirkete düzenlenen ödeme emrinin 03/07/2017 tarihinde şirket adresi olan … Mah. … No:… …/… adresinde tebliğ çıkarıldığı, tebliğ evrakının üzerinde “Muhatap gönderilen adreste … ismen soruldu TANINMIYOR olduğu tespit edilmiştir. Yeni adresi bilinmiyor. Komşusu imzadan imtina etmiştir. Ayrıca ilgili mahalle muhtarı tasdik ve imzadan imtina etmiştir. Evrak çıkış merciine iade." şerhinin yer aldığı, aynı ödeme emrinin bu kez şirket kanuni temsilcisi …'nun "… Mah. … Sok. No:… …/…" adresine tebliğe çıkarıldığı tebliğ evrakının üzerinde "İsmen soruldu taşınmış olduğu tespit edilmiştir. Yeni adresi bilinmiyor. Komşusu isim-imzadan imtina etmiştir. Ayrıca ilgili mahalle muhtarı tasdik ve imzadan imtina etrmiştir. Evrak çıkış merciine iade" şerhinin yer aldığı görülmektedir.
    Uyuşmazlıkta, şirkete düzenlenen ödeme emrinin gerek şirket adresinde gerek kanuni temsilcisinin adresinde tebliğ edilmeye çalışıldığı, adreslerde komşu/muhtarın imzadan imtina ettikleri görülmüş olup, kanunun amaçladığı anlamda tebliğ imkansızlığının gerçekleştiği ve ilanen tebliğ için gerekli şartların bulunduğu açıktır.
    Bu durumda; davanın esası hakkında inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken, belirtilen gerekçeyle verilen Mahkeme kararının kaldırılması isteminin reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararınında isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 14/06/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


    (X) KARŞI OY :
    Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.

    Hemen Ara