Esas No: 2022/3571
Karar No: 2022/7006
Karar Tarihi: 14.06.2022
Danıştay 6. Daire 2022/3571 Esas 2022/7006 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2022/3571 E. , 2022/7006 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2022/3571
Karar No : 2022/7006
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR): 1- … Bakanlığı …
VEKİLİ : …, Hukuk Müşaviri (E-Tebligat)
2- … Belediye Başkanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
3- …Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul İli, Avcılar İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmazın 28.06.2005 tarih ve 2005/109 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile "Afete Maruz Bölge" ilan edilen alanda kalması nedeniyle uğranıldığı öne sürülen 290.000,00-TL maddi ve 10.000,00-TL manevi zararın davalı idarelerden tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı istinafa başvurulması üzerine, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davalı idarelerin istinaf başvurusunun kabulü, mahkeme kararının kaldırılması, dava dosyasının mahkemesine gönderilmesi üzerine, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 250.628,00-TL maddi tazminatın kusurları oranında, 150.376,80-TL'lik (%60) kısmının … Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan, 75.188,40-TL'lik (%30) kısmının … Bakanlığı'ndan, 25.062,80-TL'lik kısmının da (%10) … Belediye Başkanlığı'ndan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin 39.372,00-TL tazminat talebi yönünden davanın reddine, davacının 10.000,00-TL manevi tazminat talebinin kabulü ile, kabul edilen manevi tazminatın kusurları oranında, 6.00,00-TL'lik (%60) kısmının …Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan, 3.000,00-TL'lik (%30) kısmının … Bakanlığı'ndan ve 1.000,00-TL'lik kısmının da (%10) … Belediye Başkanlığı'ndan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İdari Dava Dairesince verilen kararda; dosya kapsamındaki bilirkişi heyeti raporlarında davalı idarelerin kusur oranlamalarına yönelik olarak; davacının %10, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %20, … Bakanlığı'nın %20, … Belediye Başkanlığı'nın %50 oranında kusurlarının bulunduğu tespitinin yapıldığı; Mahkeme tarafından söz konusu bilirkişi raporundaki kusur oranlamasına ilişkin değerlendirmelere itibar edilmeyerek …Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %60, … Bakanlığı'nın %30, … Belediye Başkanlığı'nın %10 oranında kusurlarının bulunduğu belirlemesi ile hüküm kurulduğu anlaşıldığı ancak olaya ilişkin sorumluluklar üzerinde aynı veriler değerlendirildiği halde, değişik kusur oranlamaları üzerinden birbiri ile çelişik kararlar verilmesini önlemek ve hüküm birlikteliğini sağlamak adına, emsal diğer dosyalardaki kusur oranlarına dair bilirkişi incelemeleri de dikkate alınmak suretiyle tamamen ruhsatsız olan davacıya ait yapı için davacının %30, denetim yapmayarak kaçak yapının yapımına sebebiyet veren … Belediye Başkanlığı'nın %30, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %15, …Bakanlığı'nın %25 oranında kusurlarının bulunduğu taktiren kabul edilerek hüküm kurulması gerektiği; maddi tazminat tutarı yönünden; davacı hissesine düşen maliyet bedeli ile davacının arsa payına isabet eden arsa değer kaybına ilişkin tutarın toplamı olan 250.628,00-TL'nin davacının uğradığı zarar tutarı olduğunun belirtildiği; bu zarar miktarından davacının kusur oranı olan %30'luk kısım düşüldüğünde, 250.628,00-TL - 75.188,40-TL = 175.439,60-TL'nin kusur oranları nispetinde idarelerce davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının kabulüne, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kaldırılmasına, davacının 290.000,00-TL maddi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 175.439,60-TL maddi tazminatın kusurları oranında 75.188,40-TL'sinin …Belediye Başkanlığı, 37.594,20-TL'sinin … Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 62.657,00-TL'nin ise … Bakanlığınca davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat isteminin reddine, davacının 10.000,00-TL manevi tazminat isteminin kabulü ile, 10.000-TL manevi tazminatın kusurları oranına isabet eden 4.285,70-TL'sinin … Belediye Başkanlığı, 2.142,85-TL'sinin … Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 3.571,45-TL'sinin ise … Bakanlığı tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
1-… Belediye Başkanlığı tarafından; aynı konuda açılan davaların tamamına yakınında …Belediyesinin % 10 kusurlu olduğu tespitine yer verilmiş olmasına karşın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin hangi gerekçeyle Mahkeme kararındaki kusur oranının değiştirdiğinin anlaşılamadığı, Afete Maruz Bölge ilan edilen yere ilişkin üst ölçekli planları yapan asıl sorumlu … Bakanlığına % 25; anılan bölgede yıkım işlemlerini yürüten …Büyükşehir Belediyesine %15 oranında kusur belirlenirken …Belediyesine %30 oranında kusur belirlenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gibi hakkaniyete de uymadığı, dava konusu heyelan nedeniyle herhangi bir kusur ve sorumluluklarının bulunmadığı, aynı parsele ilişkin başka dosyalarda farklı kusur oranları belirlendiği, temyiz edilen kararın aleyhlerine olması sebebiyle tümden reddi yönünde bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
2-…Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından; zarardan sorumlu tutulamayacakları, kusurlarının bulunmadığı, işlem ve eylemlerle illiyet bağının bulunmadığı belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
3-… Bakanlığı tarafından; dava konusu heyelan nedeniyle herhangi bir kusur ve sorumluluklarının bulunmadığı belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ…'NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava konusu taşınmazın bulunduğu Avcılar İlçesi için Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü ve bazı kamu kurumlarınca farklı tarihlerde yapılan araştırma ve tespitlerde, ilçe geneline yönelik; ''Marmara denizi kıyıları killi ve marnlı serilerle örtülü bulunduğundan heyelana müsaittir, bu kısımlar gerekli önlemler alınmadıkça iskan için sakıncalıdır'' görüşüne yer verildiği, 1971 yılında yapılan bu tespitte, evlerin fazla katlı olmaması, hafif malzemeden yapılması, derin kazılar yapılmaması, yüzey suyu drenajı yapılması, kıyıdan itibaren kademeli olması ve istinat duvarı yapılması gerektiğinin ifade edildiği, yine Bakanlıkça 1977 yılında Boğaziçi Üniversitesine hazırlattırılan raporda; yamaçları heyelanlı ve heyelana müsait olmaları nedeniyle ancak düşük eğimli ve potansiyel heyelan alanlarında zemine fazla yük vermemek ve kazıdan kaçınmak şartı ile tek katlı ve bahçeli evler yapılmasının mümkün olabileceğinin belirtildiği, İller Bankasınca hazırlanan 1981 tarihli rapora göre Avcıların turistik tesis alanı olarak, kamp alanı ve iki katlı yapı alanı olarak gösterildiği, davaya konu alanın, 1981 yılında İller Bankası tarafından hazırlanan ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığının onayladığı nazım imar planı ve 1982 tarihli Avcılar Belediye Başkanlığının hazırladığı uygulama imar planı ile yerleşime açıldığı ve zaman içerisinde çok katlı yerleşime izin verildiği, anılan planların hazırlandığı tarihlerde yürürlükte bulunan mülga 6785 sayılı İmar Kanununun 1605 sayılı Kanunla değişik 26. maddesiyle nüfus ve il veya ilçe merkezi olması ölçütlerine göre yol istikamet planları ile imar planlarını belediyelerin yaptırmaları mecburiyeti getirildiği ve 29. maddesiyle imar ve yol istikamet planlarının İmar ve İskan Bakanlığının tasdikiyle kesinleşeceği ve yürürlüğe gireceğinin hüküm altına alındığı, Bakanlığın onay yetkisi planların hukuki varlık şartlarından olduğundan, bu planlara ilişkin çok katlı yerleşime izin veren ilçe belediyesinin yanında Bakanlığın ve Mülga 3030 sayılı Kanundan kaynaklanan denetim yükümlülüğünü yerine getirmeyen, imar yükümlülüklerini ilçe belediyesi ile birlikte kullanan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının hizmet kusurlarının bulunduğu, Mülga 180 sayılı Bayındırlık ve İskan Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 9. maddesinin g bendinde de, afetle ilgili daimi iskan yerleşmelerinde imar planlarını ve alt yapı tesisleri planlarını ve bunlara ait etüd, harita, proje ve keşifleri yapmak veya yaptırmak, re'sen onaylamak veya onaylanmasını sağlamak, inşaat işlerini yapmak veya yaptırmak konularında Bakanlık Yapı İşleri Genel Müdürlüğünün yetkili olduğunun hükme bağlandığı, 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile de Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yürütülen görevlerin Çevre ve Şehircilik Bakanlığına geçtiği görülerek … Mahallesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacıya ait bulunan … arsa paylı … kat … numaralı bağımsız bölümün de bulunduğu binanın 28/06/2005 tarih ve 2005/109 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile "Afete Maruz Bölge" ilan edilen alanda kalması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 290.000,00-TL maddi ve 10.000,00-TL manevi zararın tazmini istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125. maddesinin 1. fıkrasında, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtilmiş, son fıkrasında ise, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlü olduğu hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdarenin hukuki sorumluluğunun kabulü için, kusursuz sorumluluğa ilişkin istisna halleri dışında, idarenin yürüttüğü kamu hizmetinin, kötü işlemesi, geç işlemesi yada hiç işlememesi sebeplerinden birisiyle kusurlandırılmış olması gerekmektedir. Hizmet kusuru, iradi bir işlem yada eylemden kaynaklanabileceği gibi, idarenin dikkatsizliğinden, tedbirsizliğinden ve ihmalinden de kaynaklanabilir. Yine zarar ile idari eylem veya işlem arasında uygun illiyet bağının da bulunması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; dosya kapsamındaki bilirkişi heyeti raporlarında davalı idarelerin kusur oranlamalarına yönelik olarak; yapı müteahhidinin %10, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %20, … Bakanlığı'nın %20, … Belediye Başkanlığı'nın %50 oranında kusur oranlamasının yapıldığı ve tazminat miktarının kusur oranları nispetinde davalı idarelere ayrı ayrı yükletildiği anlaşılmakla birlikte, Mahkeme tarafından söz konusu bilirkişi raporundaki kusur oranlamasına ilişkin değerlendirmelere itibar edilmeyerek … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %60, … Bakanlığı'nın %30, …Belediye Başkanlığı'nın %10 oranında kusurlarının bulunduğu belirlemesi ile hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Karara karşı davalı idarelerce istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ise …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin yukarıda kusur oranlamasına ilişkin yer verilen iki ayrı tespitten farklı olarak üçüncü bir tespitle; davacının %30, … Belediye Başkanlığı'nın %30, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %15, … Bakanlığı'nın %25 oranında kusurlarının bulunduğu değerlendirmesi ile hüküm kurduğu anlaşılmaktadır. İdari Dava Dairesi kusur oranlamasında yaptığı değişikliğe ilişkin olarak, olaya ilişkin sorumluluklar üzerinde aynı veriler değerlendirildiği halde, değişik kusur oranlamaları üzerinden birbiri ile çelişik kararlar verilmesini önlemek ve hüküm birlikteliğini sağlamayı amaçladığı açıklamasına yer vermiş ise de davacının bağımsız bölümünün bulunduğu … pafta, … parsel sayılı taşınmazın zemin katta yer alan diğer bir bağımsız bölüm malikinin aynı istemli açtığı … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında da; … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %60, … Bakanlığı'nın %30, … Belediye Başkanlığı'nın %10 oranında kusurlu olduğu belirlemesi ile hüküm kurulduğu; … Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin ise iş bu davadaki gerekçe ile kusur oranlamasını, davacının %30, … Belediye Başkanlığı'nın %30, …Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın %15, … Bakanlığı'nın %25 oranında kusurlarının bulunduğu değerlendirmesi ile yine değiştirdiği görülmüştür.
Somut olayda İdare Mahkemesince hükme esas alınan kusur oranlamasının Danıştay Altıncı Dairesinin pek çok kararı ile onanarak genel kabul bulduğu dikkate alındığında, dosya özelinde bu oranlamanın değiştirilmesini gerekli kılacak bir bilgi bulunmamaktadır Her ne kadar İdari Dava Dairesince yapının tamamen ruhsatsız olduğu belirtilmiş ise de dosya içeriğinden yapıya … tarih ve … sayılı ve … tarih ve … sayılı yapı ruhsatlarının verildiği, ancak yapıya ait bir yapı kullanma izninin (iskan) olmadığı anlaşılmaktadır. Bunun ise, bağımsız bölümü 25/03/2004 tarihinde edindiği anlaşılan davacıya ve davaya konu yapıya ilişkin ruhsata aykırı yapı yapıldığına ilişkin düzenlenmiş bir yapı tatil tutanağı ve/veya encümen kararı olmaması nedeniyle … Belediye Başkanlığına %30 kusur yüklenmesine dayanak teşkil etmeyeceği açıktır.
Bu durumda; aynı parselde bulunan ve aynı aykırılıkları içeren yapılar hakkında bilirkişilerce ortaya konan veriler de değerlendirilerek İdare Mahkemesince belirlenen kusur oranlaması doğrultusunda hüküm kurulması gerektiği sonucuna ulaşıldığından, davanın kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalıların temyiz isteminin kabulüne,
2. Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 14/06/2022 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.