Esas No: 2021/9862
Karar No: 2022/4757
Karar Tarihi: 14.06.2022
Danıştay 5. Daire 2021/9862 Esas 2022/4757 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2021/9862 E. , 2022/4757 K.Özet:
Danıştay Beşinci Dairesi, bir polis memurunun OHAL dönemi sırasında kamu görevinden çıkarılması ve göreve iade talebinin reddedilmesiyle ilgili açılan dava sonucunda verilen Bölge İdare Mahkemesi kararını inceler. Temyiz isteminde bulunan davacı, savunma hakkının ihlal edildiğini, ömür boyu kamu görevinde çalışamama cezasının hukuka aykırı olduğunu ve FETÖ/PDY ile bağını gösteren somut bir delil bulunmadığını savunur. Davalı idare, temyiz isteminin reddedilmesini talep eder. Danıştay Tetkik Hakimi, idare dava dairesi kararının onanması gerektiğini düşünür. Danıştay Beşinci Dairesi, davacının yargılama giderlerinden muaf tutulma talebinin kabul edilmediği, Bölge İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddedilmesine karar verir. Kararda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebinin kabul edildiği ancak hükmün kesinleşmesine kadar devam edeceği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde idare dava daires
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/9862
Karar No : 2022/4757
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Polis memuru olarak görev yapmakta iken, 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline, işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı olarak (İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kısmının düzeltilerek) reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Savunma hakkı tanınmadan tesis edilen kamu görevinden ihraç işleminin hukuka ve ölçülülük ilkesine aykırı olduğu, OHAL döneminde uygulanan kamu görevinden çıkarma cezasının ceza hukuku anlamında bir ceza olduğu, ömür boyu kamu görevinde çalışamama gibi son derece ağır bir ceza verilmesinin hukuka aykırı olduğu, terör örgütü üyeliği suçlamasıyla iki kez yargılama (adli ve idari) yapılmasının hukuka aykırı olduğu ve tek fiile tek ceza ilkesine aykırılık oluşturduğu, mahkumiyetine ilişkin ceza mahkemesi kararının kesinleşmediği, FETÖ/PDY ile bağını gösteren hiçbir somut delil olmadığı, Devlete ve Anayasaya olan sadakat yükümlülüğünü ihlal etmediği, FETÖ/PDY'nin 26 Mayıs 2016 tarihinde terör örgütü olarak ilan edilmesi nedeniyle bu tarihten önce ilan edilmiş bir terör örgütü olmadığı için geçmişteki fiilleri nedeniyle terör örgütü üyeliğinden ceza verilemeyeceği, tavsiye niteliğinde olan Milli Güvenlik Kurulu kararlarının davanın reddine gerekçe olarak alınamayacağı, Bakanlar Kurulunca Anayasa ve yasaların kendisine vermediği bir yetki kullanılmak suretiyle işlem tesis edildiği, yürütme ve yasama organının kişileri ya da grupları suçlu ilan edip cezalandırma yetkisinin bulunmadığı, kamu hizmetinden çıkarmaya dair usul ve esasların Anayasa ve kanunlarda düzenlendiği, bu usul ve esaslara uyulmaksızın kamu görevinden çıkarma işlemi yapıldığı, ByLock verilerinin yasadışı delil olduğu ve hiçbir yargılamada kullanılamayacağı, Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından elde edilen istihbari nitelikteki bilgilerin delil olarak kullanılamayacağı, ByLock uygulamasını kullanmanın haberleşme, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, iltisak ve irtibat kavramlarının öngörülebilirlik ilkesini ihlal ettiği, hukuki güvenlik ilkesinin, haberleşme özgürlüğünün, adil yargılanma hakkının, suç ve cezaların geçmişe yürümezliği ilkesinin, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin, hukuk devleti ilkesinin, gerekçeli karar hakkının, masumiyet karinesinin ihlal edildiği, geçimini sağlayacak bir geliri bulunmadığından Hukuk Muhakameleri Kanunu'nun 339. maddesinin 2. fıkrasının tarafına uygulanması ve avukatlık ücreti ve yargılama giderinden tamamen muaf tutulması gerektiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Diğer taraftan, davacı tarafından temyiz dilekçesinde yargılama giderlerinden tamamen muaf tutulmasına karar verilmesi talebinde bulunulduğu ve bu talebin dayanağı olan düzenlemenin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Adli yardımla ertelenen yargılama giderlerinin tahsili" başlıklı 339. maddesinin 2. fıkrasında yer alan ''Adli yardım kararından dolayı Devletçe ödenen veya muaf tutulan yargılama giderlerinin tahsilinin, adli yardımdan yararlananın mağduriyetine neden olacağı mahkemece açıkça anlaşılırsa, mahkeme, hükümde tamamen veya kısmen ödemeden muaf tutulmasına karar verebilir." kuralı olduğu görülmüş ise de, anılan fıkrada yer alan koşulların davacı yönünden gerçekleşmediği sonucuna ulaşıldığından, davacının yargılama giderlerinden tamamen muaf tutulması istemi kabul edilmemiştir.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 14/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.