Esas No: 2018/517
Karar No: 2022/3993
Karar Tarihi: 14.06.2022
Danıştay 4. Daire 2018/517 Esas 2022/3993 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/517 E. , 2022/3993 K.Özet:
Danıştay 4. Dairesi, Vergi Dava Dairesi'nin kararını bozdu. Karara göre, takdir komisyonu kararına istinaden re'sen tarh edilen 2009/5 ila 12 dönemlerindeki üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir. Ancak takdir komisyonunun takdir sebepleri ile ilgili herhangi bir belirleme yapma veya değiştirme hakkına sahip olmadığına dikkat çekildi. Dosyanın incelenmesinden, takdire sevk işlemi 31/12/2014 tarihinden önce yapıldığından işlemeye devam eden tarh zamanaşımı süresi duracağından, işin esasının incelenmesi suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiği belirtildi.
Kanun maddeleri:
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 113. maddesi: zamanaşımı
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 114. maddesi: takdir komisyonu kararlarına istinaden yapılan re'sen tarhiyatlarda zamanaşımı hususunun belirlenmesi için tarihlerin dikkate alınması.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/517
Karar No : 2022/3993
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av….
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Akaryakıt Ürünleri Nakliyat İnşaat Taahhüt Turizm Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, takdir komisyonu kararına istinaden re'sen tarh edilen 2009/5 ila 12 dönemleri üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının fatura aldığı firma hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlerden, düzenlenen faturaların sahte olduğu ortaya konulamadığından söz konusu faturalar nedeniyle yapılan tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; takdire sevk işlemi esnasında re'sen tarh nedeninin bulunmadığı anlaşıldığından, takdire sevk ile zamanaşımının durduğunun kabulüne olanak bulunmadığı, dolayısıyla 2009 yılında doğan dava konusu katma değer vergisinin beş yıllık zamanaşımı süresi içinde en son 31/12/2014 tarihine kadar tarh ve tebliği gerekirken, zamanaşımı süresi dolduktan sonra 29/12/2015 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle, uyuşmazlık konusu cezalı vergilerin tarh zamanaşımına uğradığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 113. maddesinde, zamanaşımı, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkması olarak tanımlanmış olup, bu durumun mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksızın hüküm ifade edeceği, 114. maddesinde ise, "Şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması zamanaşımını durdurur. Duran zamanaşımı mezkur komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren işlemeye devam eder. Ancak işlemeyen süre her hâl ve takdirde bir yıldan fazla olamaz." denilmek suretiyle takdir komisyonu kararlarına istinaden yapılan re'sen tarhiyatlarda zamanaşımı hususunun olup olmadığının tespiti için takdir komisyonuna sevk tarihi, takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi, ihbarnamenin tebliğ tarihi ve takdir komisyonunda geçen süreye (takdir komisyonuna sevk tarihi ile takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi arasındaki süre) bakılarak karar verilmelidir.
Bilindiği üzere 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde sayılan re'sen vergi tarhını gerektiren sebeplerin varlığı halinde vergi inceleme elemanlarınca ilgili dönem matrahı re'sen tarh edilebileceği gibi takdir komisyonuna sevk edilerek de söz konusu işlem yapılabilmektedir. Kanunun 74. maddesinde ise, takdir komisyonlarının görevlerini yaparken takdir sebeplerinin bulunup bulunmadığını inceleyemeyeceği, hatalı gördüğü işlemlerde ilgili vergi dairesini yazı ile ikaz etmeye mecbur olduğu hükme bağlanmıştır. Bu itibarla, takdir komisyonu takdir nedenleri ile ilgili herhangi bir belirleme yapma veya değiştirme hakkına sahip değildir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, takdir komisyonu kararına göre yapılan tarhiyatlarla ilgili uyuşmazlıklarda zamanaşımı ile ilgili hususların çözümünde, genel ilke olarak takdir komisyonuna sevkle tarh zamanaşımının durduğunun kabulü gereklidir. Dolayısıyla, yalnızca takdire sevk tarihine bakılarak takdir komisyonuna sevkin, zamanaşımını durdurmak amacıyla yapıldığının bu çerçevede kabulüne imkan bulunmamaktadır. Mevcut vergi incelemeleri tamamlanmadan da takdire sevk işleminin bu kapsamda yapılabileceği ve tamamlanan inceleme sonucunda elde edilen bilgi ve verilerin takdir komisyonunca da değerlendirilebileceği tabiidir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının 28/11/2014 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, takdir işlemlerine esas teşkil etmek üzere … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nun düzenlendiği, takdir komisyonunca anılan vergi tekniği raporu dayanak alınmak suretiyle 02/12/2015 tarihinde matrah takdir edildiği, belirlenen matrahlar üzerinden yapılan cezalı tarhiyatların ise 29/12/2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, 2009 yılına ilişkin olarak 31/12/2014 tarihinde dolacak olan tarh zamanaşımı süresinin dolmasından önce 28/11/2014 tarihinde yapılan takdire sevk işlemi, 213 sayılı Kanunu'nun 114. maddesi uyarınca işlemeye devam eden tarh zamanaşımı süresini durduracağından, işin esasının incelenmesi suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 14/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.