Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2015/794 Esas 2015/809 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Bölümü
Esas No: 2015/794
Karar No: 2015/809

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2015/794 Esas 2015/809 Karar Sayılı İlamı

                    T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS NO      : 2015 / 794

            KARAR NO             : 2015 / 809

            KARAR TR  : 30.11.2015

ÖZET: Asliye Hukuk Mahkemesince verilen karar idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle verilmiş bir görevsizlik kararı mahiyetinde olmadığından; 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen koşulu taşımayan BAŞVURUNUN,  aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca REDDİ gerektiği hk.

 

K  A  R  A  R

            Davacı            : A.R.K.

            Davalı             : Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. İzmir İl Müdürlüğü

 

O L A Y         : Davacı dava dilekçesinde; “Tam tarihini hatırlayamamakla birlikte 06.08.2013 günü olduğunu hatırladığım, benim evde olmadığım, oğlumun evde bulunduğu sırada yukarıda yazılı adresime gelen üç kişi, ihbar üzerine geldiklerini belirterek evimdeki elektrik sayaç numarasını almışlar ve ayrılmışlardır. Kim olduklarını bilmediğim bu üç kişi; çalışır durumda ve mühürleri sağlam durumda olan elektrik sayacımla ilgili herhangi bir delil göstermeden, hiçbir tutanak tutmadan ve resim çekmeden sadece sayaç numarasını alarak çekip gitmişlerdir.

Bu olaydan sonra Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. İzmir İl Müdürlüğü Konak Merkez İlçe İşletme Müdürlüğü tarafından tarafıma tarihsiz olarak B.02.2.TED.1.11.01.47/ sayılı ve Tahakkuk Eden Kaçak Ceryan Bedeli konulu yazı ve ekinde 02.08.2013 tarih ve Seri U, Sıra No:888027 ve 888028 sıra numaralı, 514,10 TL ve 2.598,20 TL ödenecek tutarlı elektrik ceza faturaları gönderilmiştir.

Tarafıma gönderilen bu para cezaları nedeniyle ilgili kuruma itiraz ettim. Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. Konak Metropol İlçe Yöneticiliğinin 05.09.2013 tarih, Sayı:B.02.2.TED.1.11.00./, İtiraz Dilekçesi/538/24299 Konulu yazısı ile “Konak Metropol İlçe Yöneticiliğimiz bünyesinde 05.09.2013 tarihinde yapılan Kaçak Elektrik ve Fatura İtiraz Komisyonu toplantısında dilekçeniz incelenmiş olup; konuya ilişkin kaçak tahakkukun 05.09.2013 tarih ve 538 sayılı alınan karar gereği; EPDK Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğine göre yapılan kaçak tahakkukun doğru olduğuna faturanın aynen ödenmesine karar verilmiştir.” denilerek itirazım reddedilmiştir.

Ayrıca Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. İzmir İl Müdürlüğü Konak Merkez İlçe İşletme Müdürlüğü tarafından tarihsiz olarak tarafıma gönderilen B.02.2.TED. 1.11.01.47/ sayılı ve Tahakkuk Eden Kaçak Ceryan Bedeli konulu yazıda “kaçak tespit tutanağı sureti tarafınıza tebliğ edilmiştir” denilmiştir. Ancak bu yazıda geçen bu ifadeler gerçeği yansıtmamakta olup bana hiçbir şekilde tutanak tebliğ edilmemiştir.

İlgili kurum tarafından 17.09.2013 tarihinde elektriğim kesilmiş ve sayacım mühürlenmiştir.

Tarafıma hukuki dayanaktan yoksun olarak ve haksız şekilde verilmiş olan bu para cezalarının iptal edilmesi gerekmektedir.

Sonuç ve İstem: Yukarıda sunulu ve resen gözetilecek nedenlerle;

Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. İzmir İl Müdürlüğü Konak Merkez İlçe İşletme Müdürlüğü tarafından tarafıma tarihsiz olarak gönderilen B.02.2.TED.1.11.01.47/ sayılı ve Tahakkuk Eden Kaçak Ceryan Bedeli konulu yazı ve ekinde 02.08.2013 tarih ve Seri U, Sıra No:888027 ve 888028 sıra numaralı, 514,10 TL ve 2.598,20 TL ödenecek tutarlı elektrik ceza faturaları ile verilmiş olan 3.112,30 TL lik para cezasının iptaline,

Yargılama harç ve giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.” demek suretiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

            İzmir 2.Sulh Ceza Hakimliği: 16.02.2015 gün ve E:2014/58 D.İş sayı ile özetle; “itiraza konu meblağın kaçak elektrik tahakkuku ve kaçak elektrik ek tahakkuku bedeli olduğu, bu miktarın kabahatler kanununun 17.maddesi kapsamına girecek şekilde kabahatler kanunu ve diğer yasa hükümlerine göre verilmiş idari para cezası niteliğinde olmadığı, hakimliğimizce itirazen incelenebilecek idari yaptırım kararı niteliğinde olmadığı, başvurana verilen kaçak elektrik kullanım bedeli ile ilgili olarak başvuranın hukuk mahkemelerine müracaat ederek hukuki anlaşmazlığın çözümü yoluna gitmesi gerektiği, uyuşmazlığın hukuki olduğu, bu konuda hakimliğimizin görevli ve yetkili olmadığı anlaşıldığından, başvurana verilen kaçak elektrik bedeli konusunda hakimliğimizce karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar vermiş ve karar kesinleşmiştir.

Davacı aynı istemle bu kez idari yargı yerinde dava açmıştır.

İzmir 2.İdare Mahkemesi: 02.04.2015 gün ve E:2015/502, K:2015/508 sayılı kararı ile özetle; “Somut olayda, davacı ile davalı Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. arasında yapılan abonelik sözleşmesinin davacıya ait meskenin elektrik ihtiyacının karşılanması amacıyla yapıldığı ve davacının 4077 sayılı yasa kapsamında tüketici olduğu anlaşılmıştır. Bu duruma göre uyuşmazlığın çözümü Tüketici Mahkemelerinin görevi içerisindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmesi dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir.

Bu durumda; işbu davaya bakmaya adli yargı bünyesi içerisinde yer alan Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu, mahkememizin ise görevsiz olduğu sonucuna varılmıştır.” demek suretiyle davanın görev yönünden reddine karar vermiş ve karar kesinleşmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Ali ÇOLAK, Yusuf Ziyaattin CENİK, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi AYDIN, Mehmet AKBULUT ve Yüksel DOĞAN’ın katılımlarıyla yapılan 30.11.2015 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Selim Şamil KAYNAK’ın 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın başvurunun reddi gerektiğine ilişkin sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, davacının kaçak elektrik kullandığı gerekçesiyle, Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. İzmir İl Müdürlüğü Konak Merkez İlçe İşletme Müdürlüğü tarafından gönderilen B.02.2.TED.1.11.01.47/ sayılı ve Tahakkuk Eden Kaçak Ceryan Bedeli konulu yazı ve ekinde 02.08.2013 tarih ve Seri U, Sıra No:888027 ve 888028 sıra numaralı, 514,10 TL ve 2.598,20 TL tutarlı elektrik ceza faturaları ile verilmiş olan 3.112,30 TL lik para cezasının iptali istemiyle açılmıştır.

2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sının 158. maddesinin birinci fıkrasında “Uyuşmazlık Mahkemesi adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir”. denilmiş; 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 1. maddesinde “ Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu Kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir.

Özel kanun uyarınca hakeme başvurulmasının zorunlu olduğu hallerde, eğer hakemlik görevi hakim tarafından yerine getirilmiş ise bu merci, davanın konusuna göre, yukarıdaki fıkrada yazılı adli veya idari yargı mercilerinden sayılır.” hükümleri yer almıştır.

2247 sayılı Yasanın 14.maddesine göre; olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararın kesin veya kesinleşmiş olması gerekmekte; bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi ise, hukuk uyuşmazlıklarında ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilmektedir.

Aynı Yasa’nın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmiştir.

Anılan hükümlere göre, Uyuşmazlık Mahkemesi’nce bir görev ya da hüküm uyuşmazlığının incelenebilmesi için, uyuşmazlığa konu edilen karar veya kararların, adli, idari veya askeri yargı mercilerince ya da hakemliğin hakim tarafından yerine getirilmesinde olduğu gibi yargı merci sayılanlarca verilmesi ve 14.madde kapsamında olumsuz görev uyuşmazlığının varlığından söz edebilmek için de; adli, idari veya askeri yargı yerlerinden en az ikisi tarafından kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş görevsizlik kararlarının bulunması gerekmektedir.

Bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi, ancak davanın taraflarınca ve ceza davalarında ise ayrıca ilgili makamlarca ileri sürülebilir”. Anılan yasanın 19.maddesinde, “Adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.

(Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.) Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir” denilmiştir.

Olayda, İzmir 2. Sulh Ceza Hakimliği’nce verilen karar bir görevsizlik kararı olmayıp, kaçak elektrik kullanım bedeli ile ilgili olarak başvuranın hukuk mahkemelerine müracaat ederek hukuki anlaşmazlığın çözümü yoluna gitmesi gerektiği, uyuşmazlığın hukuki olduğu, bu konuda hakimliğimizin görevli ve yetkili olmadığı gerekçesiyle verilmiş karar verilmesine yer olmadığına dair bir karardır. Bu karar üzerine davacı bu sefer idare mahkemesine aynı konuda dava açmış ve İzmir 2. İdare Mahkemesi davada adli yargı yerinin görevli olduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine karar vermiş ve karar kesinleşmiştir.

Dolayısıyla Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen karar yargı yolunu değiştiren bir görevsizlik kararı olmadığından, olayda adli ve idari yargı yerlerince, tarafları, konusu ve sebebi aynı olan dava sebebiyle verilmiş iki ayrı görevsizlik kararı bulunmadığından, 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığı anlaşılmakla aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ: 2247 sayılı Yasa’nın 14.maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 30.11.2015 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

Başkan

Serdar

ÖZGÜLDÜR

 

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

 

Üye

Süleyman Hilmi

AYDIN

Üye

Yusuf Ziyaattin

CENİK

 

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

 

 

 

 

Üye

Yüksel

DOĞAN

 

Hemen Ara