Esas No: 2018/5591
Karar No: 2022/4069
Karar Tarihi: 15.06.2022
Danıştay 4. Daire 2018/5591 Esas 2022/4069 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/5591 E. , 2022/4069 K.Özet:
Danıştay Dördüncü Dairesi, Vergi Mahkemesi'nin verdiği kararın hukuka aykırı olduğuna karar vererek, Bölge İdare Mahkemesi'nin reddi kararını bozdu. Davacının, kayıt ve beyan dışı bırakılan mal ve hizmet teslimleri olduğundan bahisle takdir komisyonu kararlarına istinaden re'sen salınan 2010/1 ila 12 dönemlerine ilişkin vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması isteğiyle açılan davada, Vergi Mahkemesi tarafından takdir komisyonuna sevk işleminin zamanaşımı süresini durdurmaması nedeniyle dava konusu cezalı tarhiyatların zamanaşımına uğradığı kararı verilmişti. Ancak Danıştay, takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihinden itibaren zamanaşımı süresinin de araştırılması gerektiğine hükmederek kararı bozdu.
Kanun maddeleri:
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 113. maddesi: Zamanaşımı, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkmasıdır. Zamanaşımı, mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksızın hüküm ifade eder.
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 114. madd
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/5591
Karar No : 2022/4069
TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının kayıt ve beyan dışı bırakılan mal ve hizmet teslimleri olduğundan bahisle takdir komisyonu kararlarına istinaden re'sen salınan 2010/1 ila 12 dönemlerine ilişkin vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; olayda, beş yıllık zaman aşımı süresinin dolmasına çok az bir süre kala vergi idaresince davacı takdir komisyonuna sevk edilmişse de re'sen tarh sebebi olarak gösterilen tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması durumunun … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu ile tespit edildiği göz önüne alındığında, mükellefin takdir komisyonuna sevk edildiği 13/11/2015 tarihi itibariyle ortada re'sen tarh sebebinin bulunmadığı, yukarıda yer verilen kanun maddesi uyarınca ancak re'sen tarh sebebinin bulunduğu durumlarda takdir komisyonuna sevk işleminin zamanaşımı süresini durduracağı, başka bir ifadeyle re'sen tarh sebebi bulunmadan takdir komisyonuna sevk işleminin zamanaşımı süresini durdurmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla 31/12/2015 tarihine kadar tarh ve tebliğ edilmesi gereken 2010 yılına ilişkin vergi ve cezaların, beş yıllık süre geçtikten sonra 03/09/2016 tarihinde tebliğ edilmiş olması dolayısıyla zamanaşımına uğradığından dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı vekili tarafından, davacı hakkında yapılan iş ve işlemlerin yasal ve yerinde olduğu, olayda tarh zamanaşımı bulunmadığı, aksi yönde verilen hukuka aykırı kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 113. maddesinde, "Zamanaşımı, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkmasıdır. Zamanaşımı, mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksızın hüküm ifade eder.", 114. maddesinde ise, "Şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması zamanaşımını durdurur. Duran zamanaşımı mezkur komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren işlemeye devam eder. Ancak işlemeyen süre her hâl ve takdirde bir yıldan fazla olamaz." denilmek suretiyle takdir komisyonu kararlarına istinaden yapılan re'sen tarhiyatlarda zamanaşımı hususunun olup olmadığının tespiti için takdir komisyonuna sevk tarihi, takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi, ihbarnamenin tebliğ tarihi ve takdir komisyonunda geçen süreye (takdir komisyonuna sevk tarihi ile takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi arasındaki süre) bakılarak karar verilmelidir.
Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde sayılan re'sen vergi tarhını gerektiren sebeplerin varlığı halinde vergi inceleme elemanlarınca ilgili dönem matrahı re'sen tarh edilebileceği gibi takdir komisyonuna sevk edilerek de söz konusu işlem yapılabilmektedir. Kanunun 74. maddesinde ise, takdir komisyonlarının görevlerini yaparken takdir sebeplerinin bulunup bulunmadığını inceleyemeyeceği, hatalı gördüğü işlemlerde ilgili vergi dairesini yazı ile ikaz etmeye mecbur olduğu hükme bağlanmıştır. Bu itibarla, takdir komisyonu takdir nedenleri ile ilgili herhangi bir belirleme yapma veya değiştirme hakkına sahip değildir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, takdir komisyonu kararına istinaden yapılan tarhiyatlarla ilgili uyuşmazlıklarda zamanaşımı ile ilgili hususların çözümünde, genel ilke olarak takdir komisyonuna sevkle tarh zamanaşımının durduğunun kabulü gereklidir. Dolayısıyla, yalnızca takdire sevk tarihine bakılarak takdir komisyonuna sevkin, zamanaşımını durdurmak amacıyla yapıldığının bu çerçevede kabulüne imkan bulunmamaktadır. Mevcut vergi incelemeleri tamamlanmadan da takdire sevk işleminin bu kapsamda yapılabileceği ve tamamlanan inceleme sonucunda elde edilen bilgi ve verilerin takdir komisyonunca da değerlendirilebileceği tabiidir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının 13/11/2015 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, 24/08/2016 tarihinde takdir komisyonunca karar alındığı ve vergi/ceza ihbarnamesinin 29/08/2016 tarihinde tebliği üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, tarh zamanaşımı süresinin dolmasından önce yapılan takdire sevk işlemi, 213 sayılı Kanunun 114. maddesi uyarınca işlemeye devam eden tarh zamanaşımı süresini durduracağından, işin esası incelenerek (takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihinden itibaren zamanaşımı süresinin de araştırılması suretiyle) karar verilmesi gerekirken, takdire sevk işleminin zamanaşımını durdurmayacağı ve dava konusu cezalı tarhiyatların zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 15/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.