Esas No: 2021/3841
Karar No: 2022/3838
Karar Tarihi: 16.06.2022
Danıştay 12. Daire 2021/3841 Esas 2022/3838 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2021/3841 E. , 2022/3838 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3841
Karar No : 2022/3838
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- ...Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ...Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünde 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesine istinaden sözleşmeli personel statüsünde "ekonomist" olarak görev yapan davacının, hizmetinin gerektirdiği pozisyona ihtiyaç kalmadığından bahisle, 31/12/2019 tarihi itibarıyla sözleşmesinin feshedilmesi ve 2020 yılında yenilenmemesine ilişkin Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulunun ...tarih ve ...sayılı işleminin iptali ve yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; 14/01/2020 tarihli ara kararı ile davalı idarelerden, davacının görev yaptığı süreçle ilgili ödül, başarı, ceza bilgileri, görev yaptığı kadronun cetveli ile hizmetine ihtiyaç kalmadığını ortaya koyan somut verilerin gönderilmesinin istendiği, davalı Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından verilen cevaptan, herhangi bir disiplin soruşturması veya davacının başarısız/yetersiz olduğuna veyahut hizmetine ihtiyaç kalmadığına yönelik davalı idarece yapılmış hukuken geçerli ve itibar edilebilir somut bir tespit veya tutanak bulunmadığının anlaşıldığı; bu durumda, dosya kapsamında davacının başarısız veya yetersiz olduğuna ya da hizmetine ihtiyaç kalmadığına yönelik davalı idarelerce yapılmış somut bir tespit bulunmadığı, davacının hizmet sözleşmesinin yenilenmemesinin haklı bir nedene dayanmadığı, dolayısıyla dava konusu işlemde idareye tanınan takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda kullanılmadığı anlaşılmakla dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; öte yandan, Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrasında yer alan ''idare, kendi eylem ve işlemlerden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.'' hükmü uyarınca, hukuka aykırılığı saptanan işlemler nedeniyle, davacının yoksun kaldığı parasal haklarının dava (03/01/2020) tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, yoksun kaldığı parasal haklarının dava (03/01/2020) tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idareler tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
DAVALI ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE
BAŞKANLIĞININ İDDİALARI : 5393 sayılı Kanun'un 49. maddesinde Belediyelerin sözleşmeli personel çalıştırabileceği belirtilmekle sözleşmenin yapıldığı yılla sınırlı olduğu, mevzuatta sözleşme süresinin sonunda hizmet sözleşmesinin yenilenerek devam edeceği hususunda bir hükmün bulunmadığı, sözleşme bitiminde ihtiyaç bulunmaması durumunda personel ile yeniden sözleşme imzalamanın idarenin takdirinde olduğu, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
DAVALI ...SU VE KANALİZASYON İDARESİ
GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN İDDİALARI: Kamu hizmetinin devamlılığının sağlanması için yeterli miktarda memur personeli bulunduğu, Mahkeme kararı gerekçesinde yer aldığının aksine davacının hizmet sözleşmesinin disiplinsizlik ya da başarısızlık gibi sair sebepler nedeniyle değil hizmetine ihtiyaç bulunmadığından feshedildiği, yıllık olarak yapılan sözleşme bitiminde ihtiyaç bulunmaması durumunda personel ile yeniden sözleşme imzalamanın idarenin takdirinde olduğu, idarenin Mahkeme kararı ile sözleşme imzalamaya zorlanamayacağı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İLGİLİ MEVZUAT VE HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davalı ...Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün temyiz istemi yönünden;
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden bulunmadığından, Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
Davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığının temyiz istemine gelince,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun, temyize konu kararın verildiği tarihte yürürlükte olan 46. maddesinde; Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, 2577 sayılı Kanun'un 48. maddesinin 6. fıkrasında; temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması halinde, kararı veren mercinin temyiz isteminin reddine karar vereceği, ilgili mercinin bu kararına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği, 7. fıkrasında ise; temyizin kanuni süre içinde yapılmadığının, dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca saptanması halinde, 6. fıkrada sözü edilen kararın daire ve kurulca kesin olarak verileceği belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığına 22/03/2021 tarihinde tebliğ edilmesine karşın, 30 günlük temyiz süresinin son günü olan 21/04/2021 tarihi geçirildikten sonra, 27/04/2021 tarihinde kayda giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu anlaşıldığından, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığının temyiz isteminin incelenmesine süre aşımı nedeniyle hukuken olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerden Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün temyiz isteminin reddine, dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline, yoksun kaldığı parasal haklarının dava (03/01/2020) tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının ONANMASINA,
2. Diğer davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığının temyiz isteminin SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmediğinden ...-TL harcın istemi halinde davalı Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğüne iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın .... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 16/06/2022 tarihinde, kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Dava dosyasının incelenmesinden; Belediye ve Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmeliğe göre Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün 1054 adet memur norm kadrosunun bulunduğu, 2019 yılında bu kadronun 501'inin fiilen kullanıldığı ve 219 memur, 193 sözleşmeli personel istihdam edildiği, 2019 yılı sonu itibarıyla yapılan değerlendirmede, belli kadro unvanlarında, hizmetin yürütülmesine yetecek sayıdan fazla sözleşmeli personel çalıştırıldığının tespit edildiği, bu kapsamda "ekonomist" kadrosu değerlendirildiğinde; 21 sözleşmeli personel, 1 adet kadro boş olmak üzere 22 ekonomist kadrosu bulunduğunun saptandığı ve ASKİ Genel Müdürlüğünde, ekonomistlerin yaptığı işleri yapma yeterliliğine sahip 27 memur personel bulunduğundan bahisle, 21 sözleşmeli ekonomistin sözleşmesinin 31/12/2019 tarihi itibariyle feshedilmesine; 2020 yılında yenilenmemesine ilişkin karar alındığı, sözleşmeli ekonomist olan davacının sözleşmesinin de bu nedenle yenilenmediği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için; davalı idarenin, ASKİ Genel Müdürlüğünde ekonomist fazlalığı olduğu ve sözleşmeli ekonomist olarak görev yapan davacının hizmetine ihtiyaç bulunmadığı yolundaki gerekçesinin irdelenmesi gerekmektedir.
Buna karşın İdare Mahkemesince; işlemin tesis nedeni olmadığı halde, davacının başarısız ve yetersiz olduğuna ilişkin bir tespit olmadığı gerekçesine yer verilmiş ve ASKİ Genel Müdürlüğü tarafından dosyaya sunulan belgelerde ve savunma dilekçesinde açık bir şekilde belirtilen, sözleşmeli ekonomistlerin yapacağı işi yürütecek nitelikte ve yeterli sayıda personeli olduğu ve davacının hizmetine ihtiyaç bulunmadığı yolundaki savunmaya yönelik somut bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır.
Bu durumda; hatalı ve eksik incelemeye dayalı olarak dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığından, İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle, aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyoruz.