Danıştay 5. Daire 2022/1218 Esas 2022/5144 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Daire
Esas No: 2022/1218
Karar No: 2022/5144
Karar Tarihi: 21.06.2022

Danıştay 5. Daire 2022/1218 Esas 2022/5144 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/1218 E.  ,  2022/5144 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    BEŞİNCİ DAİRE
    Esas No : 2022/1218
    Karar No : 2022/5144


    Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
    Vekili : Av. ….
    Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / …
    Vekili : …
    İstemin Özeti : Öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin …tarih ve …sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararına karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi …İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Davacı tarafından, OHAL sürecinde alınan tedbirlerin OHAL'in gerektirdiği ölçüde ve OHAL süresince sınırlı olacağı, OHAL sona erdiği için kamu görevinden çıkarılmasının Anayasal dayanağı kalmadığı, OHAL KHK'sının Resmi Gazetede yayımlandığı gün meclisin onayına sunulması ve 30 gün içinde onaylanmasının zorunlu olduğu, hakkında ceza mahkemesi kararın kesinleşmediğinden söz konusu kararı dayanak almanın masumiyet karinesini ihlal ettiği, AİHM kararı uyarınca kamu görevinden çıkarma cezasının sonuçları itibariyle Ceza Hukuku anlamında bir ceza olduğu, bu nedenle yargı organı tarafından verilmesi gereken bir karar iken yürütme ve yasama organı tarafından verilmesinin fonksiyon gaspını oluşturduğu, 2014 yılından sonra alınan tavsiye niteliğindeki MGK kararlarına uygun hareket etmediği için ceza hukuku anlamında bir cezaya maruz bırakıldığı, savunma hakkının kullandırılmadığı, bir çok temel hak ve özgürlüğe aykırı işlem tesis edildiği, önceleri cemaat olarak bilinen yapılanmanın; FETÖ/PDY terör örgütü olarak adlandırılması Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.07.2017 Tarih ve 2016/162 E. 2017/4786 K. Sayılı kararıyla olduğu, bahsi geçen bu karardan önce yapılanmanın terör örgütü olduğuna dair kesinleşmiş bir yargı kararı bulunmadığı, delillerin bir an için yapılanmayla bağlantılı olduğunu gösterdiği kabul edilse dahi; cezai sorumluluk anlamında öngörülebilirliğin söz konusu olmadığı terör suçlamasının 15/07/2016 tarihinden önceki eylemleri geriye dönük olarak uygulanması açık şekilde suç ve cezanın geriye işletilmesi olduğu, sadakat yükümlülüğünü ihlal etmediğini, ByLock programın tespitinin tamamen hukuka aykırı yöntemlerle yapıldığı, bu delilin hem haberleşmenin gizliliğini ihlal mahiyetinde oluğu hem de adil yargılanma hakkı gibi birçok temel hakkı yok saydığı, yargılama giderlerinin karar kesinleştikten sonra tahsil edilmesi yönündeki kararın hüküm kısmının, adli yardımdan yararlanan kişiler açısından davanın kaybedilmesi halinde tüm masrafların ödenmesi tehditine neden olduğundan bu durumun mahkemeye başvuru açısından caydırıcı etkisi olduğu ve mahkemeye erişim hakkını kısıtlandığı ileri sürülmektedir.

    Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    Danıştay Tetkik Hakimi : …
    Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, işin gereği görüşüldü:
    Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
    … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 21/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

    Hemen Ara