Esas No: 2022/5130
Karar No: 2022/5293
Karar Tarihi: 21.06.2022
Danıştay 5. Daire 2022/5130 Esas 2022/5293 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2022/5130 E. , 2022/5293 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/5130
Karar No : 2022/5293
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu'na yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun vekalet ücreti yönünden düzeltilerek reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin 29/11/2021 tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Kamu görevinden çıkarılma işleminin ceza hukuku anlamında bir ceza olduğu ve ceza hukukuna ilişkin tüm ilkelerin somut olaya uygulanması gerektiği, daha önce suç olmadığı kesin hükümle kararlaştırılan eylemlerin daha sonra suçlamalara dayanak olarak alınamayacağı, 26 Mayıs 2016 tarihinden önceki fiillerinden dolayı sorumlu tutulamayacağı, OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesi ile kamu görevinden çıkarılmasının hukuka aykırı olduğu, irtibat ve iltisak kavramlarının öngörülebilir nitelikte olmadığı, idarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamayacağı, OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesi ile kamu görevinden çıkarılmasının masumiyet karinesinden yararlanma hakkını ihlal ettiği, OHAL döneminde durumun gerektirdiği ölçüde geçici nitelikte tedbirler alınması gerekirken kalıcı sonuçlar doğuran kamu görevinden çıkarılma işleminin uygulandığı, 19 Temmuz 2016 tarihinde OHAL uygulamasına son verilmesi nedeniyle tesis edilen işlemin Anayasal dayanağının kalmadığı, sadakat yükümlülüğünü ihlal etmediği, savunma hakkı tanınmadığı, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu'nca hak ihlallerinin giderilmediği, Anayasa'da ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti : Davalı idare tarafından; Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi İdare Mahkemesince kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesince, Yargıtay ... Ceza Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla düzeltilerek onanmak suretiyle kesinleşen, ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan;
"...Emniyet Müdürlüğünce düzenlenen Ön Araştırma Raporlarına göre sanığın … nolu hat ile 01/11/2014 ilk tespit tarihinden sonra … IMEI numaralı cihaz ile bylock haberleşme programını kullandığı belirtilmiştir.
Bylock Tespit ve Değerlendirme Tutanağına göre sanığa ilişkin profil bilgilerinin; ID: …, Kullanıcı Adı: …, Şifre: ... olduğu, son online tarihinin 19/04/2015, 15:44:30 olduğu, sanığa ait … ID'ye bağlı istatistiklere göre giriş sayısının log olarak 17, alınan mesaj sayısının log olarak 3, gönderilen mesaj sayısının log olarak 13, gönderilen mail alınan mail sayısının veri olarak 1, log olarak 29, okunan mail sayısının log olarak 24, toplam mail sayısının veri olarak 1, giden arama sayısının veri olarak 3 olduğu, ID'yi ekleyenlerin veri olarak 4, ID'nin eklediklerinin ise veri olarak 2 olduğu, bir adet de çözülemeyen şifreli döküman mailinin bulunduğu log kayıtlarının ekli olduğu, bu kayıtlarla BTK IP ve HTS GPRS bilgilerinin uyumlu olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde dosyaya kayıtlı bu bylock kayıtlarının sanık tarafından bizzat kullanıldığının sabit olduğu..." tespitleri dikkate alındığında davacının örgütün gizli haberleşme programı olan Bylock programını kullandığı ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 21/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.