Esas No: 2015/20358
Karar No: 2015/7464
Karar Tarihi: 02.12.2015
Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/20358 Esas 2015/7464 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarından şüpheliler ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 11/12/2014 tarihli ve 2013/108572 soruşturma, 2014/86406 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 09/02/2015 tarihli ve 2015/350 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25/08/2015 Gün ve 17327/55634 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/09/2015 gün ve 2015/304585 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteminde;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"unun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, somut olayda müşteki şirketin Forum İstanbul alışveriş merkezinde bulunan mağazasında 05/06/2013 tarihinde yapılan sayımda çok sayıda eksik ürün çıkması üzerine konunun müşteki şirketçe araştırıldığı, şüphelilerden Yüksel"in sayım yapılan mağazanın müdürü olduğu ve ürün açığından birinci derecede sorumlu olduğu, adı geçen şüphelinin sayım yapılacağı gün el yazısı ile bir dilekçe verip, istifa ettiğini, akşam yapılacak sayımda oluşacak açığı kabul ettiğini beyan ettiği, soruşturma aşamasındaki ifadesinde ise açığın sayım tekniğinden kaynaklandığını, bir önceki sayımda fazla okutulan ürünlerin bir sonrakinde eksik çıktığını beyan ederek suçlamayı kabul etmediği, soruşturma sonucunda savunmanın aksine delil bulunmadığı gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmış ise de, müştekinin iddiaları etkin bir şekilde soruşturulmadan yalnızca şüpheli savunmalarına dayanılarak karar verilmiş olduğu, şüpheli .... ise hiç ifadesinin alınmadığı, isimleri tespit edilen bazı müşterilere faturasız ürün verildiği, hediye çeki satın alan müşterilere bu çeklerin fıziken teslim edilmeyip şüpheli tarafından açıkların kapatılmasında kullanıldığı ve benzeri iddialar yönünden soruşturma yapılmamış olduğu, gerektiğinde sayım tutanakları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp tanıkların da dinlenmesi gerektiği cihetle, eksik inceleme ve yetersiz soruşturma ile karar verildiği gözetilerek itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği"nin 09.02.2015 tarihli 2015/350 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 02/12/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.