Esas No: 2022/12386
Karar No: 2022/15328
Karar Tarihi: 07.11.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/12386 Esas 2022/15328 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/12386 E. , 2022/15328 K.Özet:
Şile Sulh Hukuk ve Bodrum 3. Sulh Hukuk Mahkemeleri arasındaki yetkisizlik kararları nedeniyle, kira alacağı davası için mahkeme belirlenememiştir. Ancak davacının yerleşim yeri Şile olduğu ve bu durumda davayı Şile Sulh Hukuk Mahkemesinde açarak yetkili mahkemeyi seçtiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, uyuşmazlığın Şile Sulh Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri ise şunlardır: HMK’nın 6, 10, 21 ve 22, 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Şile Sulh Hukuk ve Bodrum 3. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kira alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Şile Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu taşınmazın adresinin "Merkez Mahallesi, .... Bodrum" olduğu, gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Bodrum 3. Sulh Hukuk Mahkemesince, somut olayda kesin yetki kuralının bulunmadığı ve davaya konu tahsili talep edilen bedelin kira borcu yani götürülecek borçlardan olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK'nın 6.maddesine göre “genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” 10. maddesine göre “sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir”. 1.7.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesine göre sözleşmeden doğan bir para borcu olup da sözleşmede aksi kararlaştırılmamış ise bu para borcu alacaklının ödeme zamanındaki ikametgâhında ödenir, bu durumda alacaklı, bu para borcunun ödenmesi için kendi ikametgâhında dava açabilir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, davacının dava tarihindeki yerleşim yerinin “Şile/İstanbul” olduğu, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı kendi yerleşim yerinin bulunduğu yerde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, uyuşmazlığın Şile Sulh Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince Şile Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 07.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.