Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6522 Esas 2022/15398 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6522
Karar No: 2022/15398
Karar Tarihi: 07.11.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6522 Esas 2022/15398 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin verdiği karara göre, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemiyle ilgili dava sonucunda bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak, bilirkişi raporunda emsal alınan taşınmazın sadece kadastro parseli niteliğinde olduğu ve dava konusu taşınmazın ise imar parseli olduğu belirtildiğinden, resen emsal celbi yoluna gidilmesi gerektiği ve taşınmazın emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanarak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi gerektiği düşünülmüştür. Kararda, kamulaştırma bedelinin tespiti için 2942 sayılı Kanun'un 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılabileceği belirtilirken, üzerindeki yapılara ise aynı Kanun'un 11/1-h maddesi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payı düşülerek değer biçilebileceği ifade edilmiştir. Kararda söz konusu kanun maddeleri detaylı olarak açıklanmıştır.
5. Hukuk Dairesi         2022/6522 E.  ,  2022/15398 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE MAHKEMESİ: Gölcük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılama sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi davalı vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
    - K A R A R -

    Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
    Arsa niteliğindeki ...İli, ... İlçesi, ...Mahallesi 219 ada 8 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapılara ise aynı Kanun'un 11/1-h maddesi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak;
    Hükme esas bilirkişi raporunda emsal alınan taşınmaz satışı limited şirkete yapılan özel satış niteliği taşıdığı gibi, Gölcük Belediye Başkanlığının ve Tapu Müdürlüğünün yazılarında emsal taşınmazın kadastro parseli niteliğinde olduğu belirtilmiş olup; dava konusu taşınmaz ise imar parseli olduğundan, dava konusu taşınmazdan kesilen orandaki düzenleme ortaklık payının emsal kıyaslaması sonucu tespit edilen m² birim bedeline eklenmek suretiyle bedel belirlenmesi gerekirken bozmadan önce hükme esas alınan bilirkişi raporu gibi emsal taşınmazın imar parseli kabul edilerek değer belirleyen rapor inandırıcı görülmemiştir.
    Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarışya imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle HMK'nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 07.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara