Esas No: 2022/6662
Karar No: 2022/15521
Karar Tarihi: 08.11.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6662 Esas 2022/15521 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/6662 E. , 2022/15521 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/118 Esas, 2022/467 Karar
MAHKEMESİ : İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/165 Esas, 2021/185 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddi ile kamu düzenine ilişkin hususlar re'sen gözetilerek İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; İstanbul İli, Kağıthane İlçesi, Merkez Mahallesi 11501, 11502 ve 11503 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar kayyımı vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın sosyal ve kültürel tesislere yakın olduğunu, her türlü alt yapı hizmetlerinden faydalandığını, 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesine göre bedel tespitinde etkisi olan unsurların ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, aynı bölgede mevcut emsallerin esas alınmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen bedelin fahiş olduğunu, bilirkişilerce yeterli emsal araştırması yapılmadan, soyut ifadelerle afaki ve fahiş değer belirlendiği, emsal incelemesinin hatalı bulunduğunu ve aynı proje kapsamında dava konusu olan parseller için belirlenen bedellerin nazara alınmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalılar kayyımı vekili istinaf dilekçesinde; dosya kapsamında hazırlanan bilirkişi raporlarının afaki ve yeterli araştırma yapılmaksızın tanzim edildiğini, taşınmazın vasıfları ve sahip olduğu konum hakkaniyetle değerlendirildiğinde, hükmedilen kamulaştırma bedelinin çok düşük kaldığının görüleceğini, ayrıca, istinafa konu kararın hüküm kısmında sehven 11500 parsel yazılmış olup, bu hatanın tashih edilerek 11501 parsel olarak düzeltilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin doğru olduğunu, aynı kamulaştırma projesi kapsamında kamulaştırılan civar taşınmazlar için açılan davalar sonucunda tespit edilen bedellerin denetimden geçtiğini, bu bedellerin dava konusu taşınmaz için belirlenen bedel ile uyumlu olduğunu, ancak kararın hüküm kısmında taşınmazın tamamı için tespit edilen bedellerin hatalı yazıldığından, kaldırma kararı öncesinde bedelin faizi ile depo edildiğinin gözetilmesi gerektiğinden ve harç ile yargılama giderlerine ilişkin hüküm kurulmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; tespit edilen bedelin fahiş olduğunu, raporların geçersiz ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, aynı adada bulunan 4742 ada 3 ve 5 parsel sayılı taşınmazlara 5.500,00 TL/m² değer biçildiğini, emsal karşılaştırmasının Yasa ve Yargıtay içtihatlarına uygun olmadığını, dava konusu taşınmazların üç ayrı parsel olduğu halde, sanki tek parsel gibi aynı değerin biçilmesinin de doğru olmadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalılar kayyımı vekili temyiz dilekçesinde; tespit edilen bedele bir itrazlarının olmadığını, ancak faiz bitiş tarihinin Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi olması gerekirken ilk derece mahkemesinin karar tarihi olarak belirlenmesinin hatalı olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2942 sayılı Kanun'un "Kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili" kenar başlıklı 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrasının ilgili bölümü şöyledir:
"... Tarafların bedelde anlaşamamaları halinde gerektiğinde hâkim tarafından onbeş gün içinde sonuçlandırılmak üzere yeni bir bilirkişi kurulu tayin edilir ve hâkim, tarafların ve bilirkişilerin rapor veya raporları ile beyanlarından yararlanarak adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespit eder. Mahkemece tespit edilen bu bedel, taşınmaz mal, kaynak veya irtifak hakkının kamulaştırılma bedelidir (...) İdarece, kamulaştırma bedelinin hak sahibi adına yatırıldığına, hâkim tarafından kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen bedelin (…) veya hak sahibinin tespit edilemediği durumlarda ise ileride ortaya çıkacak hak sahibine verilmek üzere bloke edildiğine dair makbuzun ibrazı halinde mahkemece, taşınmaz malın idare adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin hak sahibine ödenmesine karar verilir ve bu karar, tapu dairesine ve paranın yatırıldığı bankaya bildirilir. Tescil hükmü kesin olup, tarafların bedele ilişkin istinaf veya temyiz hakları saklıdır ..."
2. 2942 sayılı Kanun'un "Kamulaştırma bedelinin tespiti esasları" kenar başlıklı 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ilgili bölümleri şöyledir:
"15'inci madde uyarınca oluşturulacak bilirkişi kurulu, kamulaştırılacak taşınmaz mal veya kaynağın bulunduğu yere mahkeme heyeti ile birlikte giderek, hazır bulunan ilgilileri de dinledikten sonra taşınmaz mal veya kaynağın;
a) Cins ve nevini,
b) Yüzölçümünü.
c) Kıymetini ektileyebilecek bütün nitelik ve unsarlarını ve her unsurun ayrı ayrı değerini,
(...)
e) Kamulaştırma tarihindeki resmi makamlarca yapılmış kıymet takdirlerini,
(...)
g) Arsalarda, kamulaştırılma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerini,
(...)
ı) (...) her bir ölçünün etkisi açıklanmak kaydıyla bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçüleri,
Esas tutarak düzenleyecekleri raporda bütün bu unsurların cevaplarını ayrı ayrı belirtmek suretiyle ve ilgililerin beyanını da dikkate alarak Sermaye Piyasası Kurulu tarafından kabul edilen değerleme standartlarına uygun, gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit ederler. "
3. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki İstanbul İli, Kağıthane İlçesi, Merkez Mahallesi, 11501, 11502 ve 11503 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi uygundur.
3. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda somut emsal kabul edilen satış, aynı kamulaştırma kapsamında kalan ve dava konusu taşınmaza komşu, benzer özellikteki Dairemiz denetiminden geçen dosyalarda da kullanılmış olup, tespit edilen metrekare birim fiyatı denetimden geçen dosyalar ile uyumludur.
4. Davalılara ödenmesine karar verilen fark bedelin tamamının ilk derece mahkemesinin 15.11.2017 tarihli ilk kararı ile ödenmesine karar verildiği gözetildiğinde, faiz bitiş tarihi doğru belirlenmiştir.
5. Yukarıda yapılan açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi ile kamu düzenine ilişkin nedenler re’sen gözetilerek faiz ile harç ve yargılama giderleri yönünden 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine,08.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.