Esas No: 2022/10598
Karar No: 2022/15698
Karar Tarihi: 09.11.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/10598 Esas 2022/15698 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/10598 E. , 2022/15698 K.Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, ortaklığın kat mülkiyeti kurulması yerine satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Ancak davalıların temyiz başvuruları sonucunda karar bozulmuş ve yeniden yapılan yargılama sonucunda aynı karar verilmiştir. Yargıtay, mahkeme kararlarının açık, anlaşılır ve çelişkisiz olması gerektiğini vurgulamıştır. Gerekçeli kararda, kısa kararda açıklanan hüküm kısmının aynen yazılması ve harç-vekalet ücretlerinin takdir edilmemesi gibi eksiklikler bulunduğu belirtilmiştir. HMK'nın 297. maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterir şekilde oluşturulması gerektiği belirtilmiştir. Temyiz eden davalı vekillerinin temyiz itirazları yerinde görüldüğü için karar bozulmuştur. Kanun maddeleri açıklanmamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi, davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava dilekçesinde, ortaklığın kat mülkiyeti kurulması sureti ile giderilmesi istenilmiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile ortaklığın satış sureti ile giderilmesine dair verilen 22.07.2012 tarihli kararın bir kısım davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (kapatılan)
18. Hukuk Dairesinin 2013/18597 Esas, 2014/2141 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararlarında hangi hususların yazılacağı HMK’nın 297. maddesinde belirtilmiştir. Kanunun aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi sebeple haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtayın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi sebeple o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Somut davada; kısa kararda sair hususların gerekçeli kararda değerlendirileceği belirtilmesine rağmen, gerekçeli kararda yine kısa kararda açıklanan hüküm kısmının aynen yazılması sureti ile mahkemece belirlenecek harç ve vekalet ücretlerinin değerlendirilmesi ve takdiri yapılmaksızın hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Temyiz eden davalı vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, davalılardan ..., ... ve ...'den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 09.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.