Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6454 Esas 2022/15695 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6454
Karar No: 2022/15695
Karar Tarihi: 09.11.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6454 Esas 2022/15695 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalının projeye aykırı müdahaleleri sebebiyle men ve imalatların kalitesinin bozulduğunu, bu sebeple davalının haksız müdahalesinin önlenmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne karar vermiş, davalı bu kararı istinaf etmiş ancak istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Bu karar davalı ve dahili davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yüksek Mahkeme, kararın gerekçesinin yeterli olmadığına hükmetmiştir. Mahkeme kararlarında hangi hususların yazılması gerektiği HMK’nın 297. maddesinde belirtilir. Kararın açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının yanı sıra gerekçesinin sonuçla tam bir uyum içinde, konuyla ilgili maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak şekilde olması gerekmektedir. Bu sebeple, mahkeme kararında hangi müdahalelerin mevcut olduğu ve ne şekilde önlenmesi gerektiği açıkça belirtilmemiş, uzman bilirkişi raporları arasında hangisine atıfta bulunulduğu açıkça belirtilmemiştir. Bu nedenlerle Yargıtay, kararı bozmuştur. Kanun maddeleri: HMK’nın 297. maddesi, 371. maddesi, 373/1. maddesi.
5. Hukuk Dairesi         2022/6454 E.  ,  2022/15695 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi davalı ve dahili davalı vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

    - K A R A R -

    Dava dilekçesinde, davalının haksız müdahalesinin meni ile projeye aykırı imalatların kaline karar verilmesi istenilmiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesinin 2019/2861 Esas, 2022/380 Karar sayılı kararı ile davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm davalı ve dahili davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Aşağıda açıklanan gerekçelerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesinin esastan ret kararının kaldırılmasına karar verilerek İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/110 Esas, 2019/476 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
    Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, Mahkeme kararlarında hangi hususların yazılacağı HMK’nın 297. maddesinde belirtilmiştir. Kanunun aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi sebeple haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtayın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi sebeple o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
    Somut olayda, mahkemece, müdahaleler yönünden sadece önlenmesi yönünde karar verilmekle yetinildiği, ancak kabul yönünden verilen kararda hangi müdahalelerin mevcut olup ne şekilde önlenmesi gerektiğinin belirtilmediği anlaşılmaktadır. HMK'nın 297. maddesine göre mahkemece verilen kararın hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ve verilen karar ile iki tarafın leh ve aleyhine hükmedilen görev ve hakların gayet açık ve anlaşılır biçimde yazılması gerekmektedir. Mahkemece projeye aykırılıkların ve müdahalelerin neler olduğunun ve ne şekilde eski hale getirileceğinin infazda tereddüt yaratmayacak şekilde açıkça belirtilmemesi, dosyada alınmış birden fazla uzman bilirkişi raporu olmasına rağmen hangi rapora atıf yapıldığının da belirtilmemesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/110 Esas, 2019/476 Karar sayılı hükmünün HMK'nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 09.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara