Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/1868 Esas 2022/15684 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1868
Karar No: 2022/15684
Karar Tarihi: 09.11.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/1868 Esas 2022/15684 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davada, davalı MSB yönünden temyiz itirazlarının yerinde olmadığını belirtti. Ancak, dahili davalı vekilinin temyiz itirazlarının doğru olduğunu ve davacıların kendi isteğiyle yapılan işlemden elde ettiği menfaat de dikkate alınarak davanın reddedilmesi gerektiğini ifade etti. Bu nedenle, ilk derece mahkemesi kararının kısmen kabulüne ve MSB yönünden reddine ilişkin karar bozuldu. Kanuna atıfta bulunularak, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca imar düzenlemesi sırasında malikinin muvafakati olmadan yol, yeşil alan ve kamu hizmet ve tesislerine ayrılan alanlar için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunulamayacağı belirtildi. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin 07.09.2021 tarihli 2017/22268 başvuru nolu kararının da göz önünde bulundurulması gerektiği ifade edildi.
5. Hukuk Dairesi         2022/1868 E.  ,  2022/15684 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE MAHKEMESİ: Ankara Batı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi davalı idareler vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
    - K A R A R -

    Asıl ve birleştirilen dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    İlk derece mahkemesince asıl ve birleştirilen davanın dahili davalı ... yönünden kısmen kabulüne ve MSB yönünden husumetten reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idareler vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince kısmen kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince hükmün tescil ve vekalet ücretine ilişkin bentleri düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair verilen karar, davalı idareler vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; ... İli, ...İlçesi, ... Mahallesi 139 parsel sayılı 173.625m² yüzölçümlü taşınmazın 29.01.1951 tarihinde yapılan tapulama ile davacılar murisleri adına tescil edildiği, 1955 yılında yapılan özel parselasyon ile oluşan küçük parsellere ulaşımın sağlanabilmesi için 37.025m² ‘lik kısmın yol olarak terkin edildiği, kalan bölümün toplam 385 adet parsele ifraz edilerek malikleri adına tescil edildiği, 17.10.1955 tarihinde trampa suretiyle tamamının devredildiği, 1967 ve 1968 yıllarında yapılan satışlar suretiyle 3. Şahıslar adına tescil edildiği, 1973 yılında İçişleri Bakanlığınca alınan kamulaştırma kararı uyarınca 37.025 m²’lik alan dışında kalan kısımların istimlaken 17.04.1975 tarihinde Hazine adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
    Dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre;
    Davalı MSB vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
    Dahili davalı ... vekilinin temyizine gelince;
    2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35.maddesi uyarınca imar düzenlemesi sırasında malikinin muvafakati ile yol, yeşil alan ve bunun gibi kamu hizmet ve tesislerine ayrılan alan için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunulamayacağı ve karşılığının da istenemeyeceğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi; Anayasa Mahkemesinin 07.09.2021 tarihli ve 2017/22268 başvuru nolu kararı da dikkate alındığında davacıların kendi isteği ile yapılan işlemden elde ettiği menfaat de gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden,
    Dahili davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin 2020/1036 Esas, 2021/2079 Karar sayılı ilamının açıklanan nedenlerle HMK'nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



















    Hemen Ara