Esas No: 2022/6585
Karar No: 2022/15864
Karar Tarihi: 10.11.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6585 Esas 2022/15864 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/6585 E. , 2022/15864 K.Özet:
Davacı, bir taşınmazına yol yapımı suretiyle kamulaştırmasız el atıldığı gerekçesiyle kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsilini ve ecrimisil talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi bu talepleri kabul etmiştir. Davalı, kamulaştırma kararı olmadığını iddia etmiştir. İstinaf başvurusunda, bedelin fazla belirlendiği iddia edilmiştir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, bedelin isabetli olarak belirlendiği sonucuna ulaşmıştır. Temyiz başvurusunda da aynı iddia ileri sürülmüştür. Ancak kararın usul ve kanuna uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Kararda Anayasa'nın mülkiyet hakkı kenar başlıklı 35. maddesi, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararları ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili maddeleri geçmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ: ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... İli, ... İlçesi, ...Mahallesi 101 ada 131 parsel sayılı taşınmazına yol yapımı suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsilini ve ecrimisil talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın bir kısmına ilişkin kamulaştırma kararı alındığını, taşınmaza el atıldığı iddiasını kabul etmediklerini, el atıldığının tespit edilmesi halinde müvekkili idare adına tescil ve yol olarak terkinini talep ettiklerini, arta kalan kısmın yola cepheli hale gelmesi sebebiyle oluşan değer artışının tazminat hesaplamasında dikkate alınması gerektiğini belirtmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve el atma tazminatının tespiti ile ecrimisilin davalı taraftan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artış oranının hatalı alındığını ve bedelin yüksek belirlendiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gibi, uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artış oranının uygun olduğu, mahkeme kararının usûl ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artış oranının hatalı alındığını ve bedelin yüksek belirlendiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili ile ecrimisil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Anayasa'nın "Mülkiyet hakkı" kenar başlıklı 35 inci maddesi şöyledir:
"Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir.
Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir.
Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz."
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.