Esas No: 2020/3180
Karar No: 2022/5767
Karar Tarihi: 04.07.2022
Danıştay 5. Daire 2020/3180 Esas 2022/5767 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/3180 E. , 2022/5767 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/3180
Karar No : 2022/5767
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : …Bakanlığı / …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin …tarih ve …sayılı işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı tüm parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararına karşı yapılan istinaf isteminin reddine ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi …İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Disiplin soruşturması yapılmadan ve savunması alınmadan kamu görevinden çıkarıldığı, davaya konu işlemin uygulandığı andaki durum ve dellilere göre değerlendirimesi gerekirken, aradan uzun süre geçip açılan ceza davasında toplanan delillerin, geçmişe etkili olarak gerekçeye esas alınmasının hukuka aykırı olduğu, savunma hakkı tanınmayarak KHK ile tesis edilen işlemle, yasaların kamu görevlilerine tanıdığı güvencelere ilişkin tüm kuralların ihlal edildiği, KHK ile tesis edilen işlemin müstakar yargı kararlarına da aykırı olduğu, FETÖ/PDY isimli yapılanmanın terör örgütü olduğunun 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe girişimi ile anlaşıldığı, ancak bu tarihten sonra gerçekleştirilen eylemlerin terör örgütü üyeliğine esas alınabileceği, ByLock programını indirmediği ve kullanmadığı, bu konudaki MİT tespitinde bir yanlışlık bulunduğu kanaatinde olduğu, bu tespitteki çelişki ve yanlışlıklar ceza davasında dile getirilerek bilişim uzmanlarına inceleme yapılmasının talep edildiği ancak bu talebin yasaya aykırı, soyut gerekçelerle reddedilip eksik inceleme ile hüküm kurulduğu, hukuka aykırı yöntemlerle ele geçirilmesi nedeniyle ByLock'un delil olarak değerlendirilemeyeceği, 2013 yılı öncesinde açtığı Bank Asya hesabında olağan bankacılık işlemleri gerçekleştirdiği, söz konusu hesabı çocuklarının okul taksitlerini ödemede kolaylık ve havale işlemleri ile uğraşmamak, havale ücreti ödememek düşüncesi ile açtığı, talimatla bir işlem gerçekleştirmediği, Aktif Sen isimli sendikaya, terör örgütü ile bağlantısı olduğunu bilerek veya sempati duyması nedeniyle değil, haklarını en iyi şekilde koruyacağına inandığı için üye olduğu, üye olduğu dönemde bu sendikanın yasal olarak faaliyet gösterdiği, kesinleşmemiş mahkumiyet hükmünün aleyhine delil olarak değerlendirilemeyeceği, OHAL KHK'larının Resmi Gazetede yayımlandıkları gün TBMM'nin onayına sunulması ve en geç 30 gün içerisinde görüşülüp karara bağlanmasının zorunlu olduğu, dava konusu işlemin dayanağı KHK'nın bu şekil şartına riayet edilmeden uygulandığı için yok hükmünde olduğu, bu sebeple dava konusu işlemin dayanağı olamayacağı belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Bununla birlikte, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde verilen …Ağır Ceza Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararında yer alan; "... Tanıklar beyanlarında özet olarak; sanığı …kod ismi ile tanıdıklarını, İzmir Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memurlarına sohbet abiliği yaptığı ve onlardan himmet topladığını beyan etmişlerdir. Bu beyanlar sanık aleyhine suçun sübutu ve örgüt içerisindeki konumu yönünden mahkememizce delil olarak kabul edilmiştir..."
şeklindeki tespitler bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, davacının FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
…Bölge İdare Mahkemesi …İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 04/07/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.