Esas No: 2020/320
Karar No: 2022/5737
Karar Tarihi: 04.07.2022
Danıştay 5. Daire 2020/320 Esas 2022/5737 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/320 E. , 2022/5737 K.Özet:
Mahkeme, öğretmenlik yaparken KHK kapsamında görevden çıkarılan davacının görevine iade talebinin reddine ilişkin işlemin iptaline ve yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ilişkin açtığı davada, istinaf başvurularının davacı yönünden reddine ve davalı idare yönünden kabulüne karar veren Bölge İdare Mahkemesi kararını uygun buldu. Davacının iddialarının İdare Mahkemesi kararındaki hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle temyiz istemi reddedildi.
Kanun maddeleri:
- 672 sayılı KHK
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
- OHAL KHK'ları
- 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (49. madde)
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/320
Karar No : 2022/5737
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı taraflarca yapılan istinaf başvurularının, davacı yönünden düzeltilerek reddine, davalı idare yönünden ise kabulüne, mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye ödenmesine ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi …İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Kamu görevinden çıkarılmasıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki birçok hakkının ihlal edildiği, soruşturma açılmadan ve savunma hakkı tanınmadan kamu görevinden çıkarıldığı, OHAL KHK'larının Resmi Gazetede yayımlandıkları gün TBMM'nin onayına sunulması ve en geç 30 gün içerisinde görüşülüp karara bağlanmasının zorunlu olduğu, bu usule uyulmadığı için dava konusu işlemin dayanaksız kaldığı, sonradan ihdas edilen suçlar geçmişe yürütülerek geçmişte bu eylemleri işleyenlerin cezalandırıldığı, kamu görevinden ihraç edilmesini gerektiren somut hiçbir nedenin bulunmadığı, OHAL KHK'larında yer alan irtibat ve iltisak kavramlarının muğlak ifadeler olduğu, hiçbir terör örgütüne veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, iltisakı yahut bunlarla irtibatının olmadığı, daha önce hakkında açılmış bir disiplin soruşturması ya da ceza kovuşturmasının bulunmadığı, istinaf kararında hiçbir delil tartışması yapılmadan ve herhangi bir somut gerekçeye dayanılmadan, yalnızca yerel mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle hüküm kurulduğu, ByLock kullanmadığı, operatör kayıtları ve USER-ID eşleşmesi doğru yapılabilen kişilerin ByLock kullanıcısı olduğunun kabulü gerekeceği, gaybubet evinde yakalandığı yönündeki iddianın doğru olmadığı, eşi ve çocuklarıyla ikamet ettiği kendi evinde yakalandığı, çocuğunun okul taksitlerini ödeyebilmek için Bank Asya'da hesap açtığı, söz konusu bankaya terör örgütü liderinin talimatıyla para yatırmadığı, dava konusu işlemle masumiyet karinesinin, ayrımcılık yasağının, özel hayata saygı hakkının, mülkiyet hakkının, eğitim hakkının, adil yargılanma hakkının savunma hakkının, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlal edildiği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından; Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 04/07/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.