Esas No: 2019/7536
Karar No: 2022/3099
Karar Tarihi: 12.09.2022
Danıştay 3. Daire 2019/7536 Esas 2022/3099 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/7536 E. , 2022/3099 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/7536
Karar No : 2022/3099
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) … Deri Sanayi ve Ticaret
Anonim Şirketi
(Eski Unvanı: … Deri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi)
2- (DAVALI) … Vergi Dairesi Müdürlüğü …
VEKİLİ: Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının 2011 yılı Ocak ila Ağustos dönemlerine ait indirimli orana tabi teslimleri nedeniyle yüklendiği katma değer vergisinin mahsuben iadesi istemi üzerine düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca iadesini istediği 270.944,26-TL nin 25.420,13-TL sinin mahsuben iade edilebileceği yolunda tesis edilen işlemin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı şirketin 2011 yılının Ocak ila Ağustos dönemi hesaplarının indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan katma değer vergisi iadesi yönünden incelenmesi sonucu düzenlenen 2800/29 sayılı vergi inceleme raporunda, 2011 yılında ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, ... ve ...'tan aldığı faturalarda gösterilen katma değer vergisi indirimlerinin, bu mükellefler hakkında sahte fatura düzenledikleri yönünde vergi tekniği raporları bulunduğundan bahisle kabul edilmediği, 2010 yılında bir kısım alımlarını sahte faturalarla belgelendirdiği yolunda tespitleri içeren 3649/45 sayılı vergi inceleme raporu gereğince 2010 yılının Aralık döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisinin azaltılıp 472.077,26-TL olarak kabul edilmesi suretiyle beyan tablosunun yeniden oluşturulması sonucu, 270.944,26-TL mahsuben iade talebinin sadece 25.420,13-TL'lik kısmının yerine getirilmesinin mümkün olduğu yolundaki işleme karşı dava açıldığının anlaşıldığı olayda, davacının faturalarını kayıtlarına aldığı ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki tespitlerden düzenledikleri faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varıldığı, ... ve ... hakkındaki saptamaların ise ilgili yılda düzenledikleri faturaların gerçek bir mal teslimine dayanmadığını göstermediği sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemin 2010 yılından devir gelen katma değer vergisinin azaltılmasından kaynaklanan kısmının, ..., ..., ..., ... ve ... isimli mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklanan kısmında hukuka aykırılık, ... ve ... isimli mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklanan kısmında ise hukuka uygunluk görülmediği; davacının, 2011 yılında faturalarını kayıtlarına aldığı ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ... hakkındaki tespitlerden düzenledikleri faturaların sahte olduğu sonucuna varılamayacağı, ... hakkındaki tespitlerden düzenlediği faturaların sahte olduğu sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemin, 2011 yılında kayıtlara alınan eleştiri konusu faturalardan kaynaklanan kısmının ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ...'tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmında hukuka uygunluk, ...'den alınan faturalardan kaynaklanan kısmında ise hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem; 2010 yılında ... ve ..., 2011 yılında ise ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ...'tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden iptal edilmiş, diğer kısımlar yönünden dava reddedilmiştir.
Bölge Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularının, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, mahkeme kararının gerekçesinin yetersiz olduğu, iddialarının karşılanmadığı, eksik inceleme ve varsayıma dayanan vergi inceleme raporlarının hükme esas alındığı, 3649/45 sayılı raporun taraflarına tebliğ edilmediği, vergi tekniği raporlarının gerçek durumu yansıtmadığı, faturaların sahteliğinin somut olarak ortaya konulmadığı, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan, iş yeri görülmeden inceleme raporu düzenlendiği, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
Davalı idare tarafından, faturaların sahteliğinin somut olarak ortaya konulduğu, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI :
Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
Davacı tarafından, vergilendirmede vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergi inceleme raporlarında somut hiçbir veri ortaya konulmadığı, mal ve hizmet aldığı firmalar hakkındaki vergi tekniği raporlarının çok sonra düzenlendiği, bir takım varsayım ve kanaatlere dayanılarak sahte belge kullandığı sonucuna ulaşıldığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ: Davalı idare temyiz isteminin kısmen kabulü ile kararın, 2011 yılında ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ...'tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden bozulması, taraflarca diğer hüküm fıkralarına yöneltilen temyiz istemlerinin ise reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının faturalarını kayıtlarına yansıttığı ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında tanzim edilen … sayılı vergi tekniği raporu ile UYAP sorgulamasında dava dışı başka bir mükellefe düzenlenen faturalara ilişkin Danıştay Üçüncü Dairesinin E:2016/16353 sayılı kaydında görülen dava dosyasında bulunan … sayılı vergi tekniği raporunda; 16/09/2008 tarihinde faaliyete başladığı, 09/10/2009 tarihinde re'sen mükellefiyetin terkin ettirildiği, 2009 yılı yasal defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği, 2009 hesap dönemi aylık katma değer vergisi tutarlarının reddolunduğu, … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunda; polis aramasında çeşitli belgelerin ele geçirildiği, mükellef kuruma ait çok sayıda irsaliyeli fatura, boş tahsilat makbuzu, düzenlenmiş irsaliyeli faturalar, kaşeler, vergi levhası asılları, vekaletnameler, dekontlar, banka hesap cüzdanlarına el konulduğu, raporda şirketin sahte belge düzenlediği tespitlerinin bulunduğu, 2008 yılında matrah beyan etmediği ve form BA-BS bildirimlerinde fark tespit edilemediği, 2009 hesap döneminde firmadan 236 adet belge karşılığı toplam 60.875.904,00 TL tutarında mal veya hizmet satın alındığının bildirildiği, firma tarafından 7.673.638,46 TL katma değer vergisi matrahı beyan edildiği, 09/10/2009 tarihinde adresinde bulunamaması nedeni ile mükellefiyetinin terkinine karar verilmesine rağmen 2010 yılında 1.487.463,00-TL 2011 yılında 1.626.260,00-TL olmak üzere firmadan mal veya hizmet satın alındığına dair bildirimlerde bulunulduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Davacının faturalarını kayıtlarına aldığı ... hakkında düzenlenen 2492/4 sayılı vergi tekniği raporunun incelenmesinden; İstanbul İli, Tuzla İlçesi, … Mah. … Sok. No:… adresinde kümes hayvanları ve av hayvanları etlerinin toptan ticaret işi ile iştigal eden mükellef hakkında 25/01/2007 tarihinde yapılan yoklamada, iş yerinin 20 m² olduğu, çalışanın bulunmadığı ve iş yerinin büro olarak kullanıldığı, defter tasdik bilgilerine rastlanılmadığı, 2007 yılında mükellefin Ba formu ile bildirimi söz konusu olmayıp, karşı firmalar tarafından 186.160,00 TL mal sattığına ilişkin beyanda bulunulduğu, aynı durumun 2008,2009 ve 2010 yıllarında da gerçekleştiği, mükellefin mal alımında bulunduğunu beyan ettiği firmalar hakkında vergi tekniği raporu düzenlendiği, mükellefin 02/12/2010 tarihinde mükellefiyeti re'sen terk edilmesine rağmen fatura düzenlemeye devam ettiği, 2007 ila 2011 yılları arasında katma değer vergisi hariç 17.047.002,00 TL tutarında fatura düzenlediği hususları tespit edilmiştir.
Değinilen vergi tekniği raporları ve ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki vergi tekniği raporları done alınmak suretiyle düzenlenen vergi inceleme raporlarına dayanılarak sözü edilen şirketlerin tanzim ettiği faturaların sahte olduğundan bahisle davacı adına iade talebine konu 270.944,26-TL tutarın ancak 25.420,13-TL sinin iadesinin mümkün olduğu yolundaki işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3.maddesinin (B) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olduğu hükme bağlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, kanunda aksine hüküm olmadıkça, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, 2. fıkrasında da bir vergilendirme döneminde indirilecek katma değer vergisi toplamı, mükellefin vergiye tabi işlemleri dolayısıyla hesaplanan katma değer vergisi toplamından fazla olduğu takdirde, aradaki farkın sonraki dönemlere devrolunacağı ve iade edilmeyeceği, 28. madde uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan verginin, bu mükelleflerin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli idareler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin % 51'i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmeler ile organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsuben ödeneceği, yıl içinde mahsuben iade edilemeyen verginin izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden veya mükellefin yukarıda sayılan borçlarına mahsuben iade edileceği kural altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemlerine konu Vergi Dava Dairesi kararının; dava konusu işlemin 2010 yılında ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrası ile 2011 yılında ...'den alınan faturalardan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun bulunmuştur.
Katma değer vergisi sisteminde, iadenin yapılması için mükellefler tarafından talep edilmesi tek başına yeterli olmayıp iade taleplerinin yerine getirilebilmesi, düzenlenen ve kullanılan belgelerin gerçeği yansıtmalarına bağlıdır. Diğer bir deyişle mükelleflere nakden veya mahsuben iade yönünden yasayla tanınan hakkın biçimsel koşulların varlığının yanı sıra iadeye konu katma değer vergisi işlemlerine yönelik olarak herhangi bir olumsuz saptama bulunmamalıdır.
Davacının 2011 yılında faturalarını kayıtlarına aldığı ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkındaki vergi tekniği raporundaki saptamalar düzenlediği faturaların sahte olduğunu gösterdiği; ... tarafından faaliyeti terkin edildikten sonra düzenlendiği anlaşılan 2011 yılına ilişkin faturaların da gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından, iade talebinin 2011 yılında sözü edilen mükelleflerden alınan faturalar yönünden reddi yolunda tesis edilen işlemin iptaline dair Vergi Mahkemesi kararına davalı idarece yöneltilen istinaf başvurusunun reddine ilişkin Vergi Dava Dairesi kararının değinilen hüküm fıkrasında hukuka uygunluk görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacı temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; dava konusu işlemin, 2010 yılında ..., ..., ..., ... ve ...'den alınan faturalardan kaynaklanan kısmı ile 2011 yılında ...'den alınan faturalardan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Davalı idare temyiz isteminin kısmen reddine,
4. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; dava konusu işlemin 2010 yılında ... ve ...'tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
5. Davalı idare temyiz isteminin kısmen kabulüne,
6. Kararın; dava konusu işlemin 2011 yılında ... İnşaat Orman Ürünleri Nakliyat Tekstil ve Kimya Maddeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ...'tan alınan faturalardan kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA,
7. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca … TL maktu harç alınmasına,12/09/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.