Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2021/743 Esas 2022/982 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/743
Karar No: 2022/982
Karar Tarihi: 14.09.2022

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2021/743 Esas 2022/982 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/743 E.  ,  2022/982 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2021/743
    Karar No : 2022/982

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …

    İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Serbest muhasebeci mali müşavir olan davacı adına, mali müşavirlik hizmetlerini yürüttüğü ve hakkında sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediği ve kayıtlarına dahil ettiği yönünde vergi tekniği raporu bulunan …'e ait vergi borçlarının tahsili amacıyla müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin 2013 yılının Ocak ilâ Nisan dönemlerine ait banka muameleleri vergileri, verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları, aynı yılın Ocak-Mart dönemine ait aslı aranmayan geçici vergiler üzerinden bir kat tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları ve anılan dönemlere ait vergiler için hesaplanan gecikme faizleri, aynı yıl için kesilen özel usulsüzlük cezası ve aynı yılın Ocak ilâ Nisan dönemleri için kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kısmının iptali istemiyle dava açılmıştır.
    ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
    Serbest muhasebeci mali müşavir olan davacı adına, mali müşavirlik hizmetlerini yürüttüğü ve hakkında sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediği ve kayıtlarına dahil ettiği yönünde vergi tekniği raporu bulunan … adına tarh edilen vergiler ve kesilen vergi ziyaı cezaları ile özel usulsüzlük cezalarının uyuşmazlık konusu edilmeyerek kesinleşmesi üzerine davacı adına müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla dava konusu ödeme emri düzenlenmiştir.
    Serbest muhasebecilerin müşterek ve müteselsil sorumluluğundan söz edilebilmesi için çalışma konuları içinde yaptığı ve yapması gereken işler dolayısıyla imzaladıkları beyannamelerde yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmaması ve bunun neticesinde vergi kaybı meydana gelmiş olması gerekmektedir. İmzaladıkları beyannamelerin dayanağı belgelerin gerçek mahiyetini, ancak kapsamlı bir araştırma ve inceleme sonucuna göre bilmeleri mümkün olan serbest muhasebeci ve serbest muhasebeci mali müşavirlerin böyle bir inceleme yetkisi bulunmamaktadır.
    Uyuşmazlıkta, muhasebecilik hizmeti verilen işletmenin defterlerini muhasebe kurallarına göre tutmak dışında karşıt inceleme yapmak, rapor hazırlamak gibi yetkileri bulunmayan davacının, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğu ileri sürülen belgelerin gerçeğe aykırı olduğunu ve beyaz eşya, altın, bilgisayar, cep telefonu, kontör ticareti nedeniyle mükellefiyet tesis ettiren ...'ün POS tefecilik faaliyeti yürüttüğünü, kontör satışı için düzenlenen belgelerin esasen POS tefecilik faaliyetini peçelemek için düzenlendiğini bildiği yönünde herhangi bir tespit bulunmamaktadır.
    Sorumlu tutulmasının yasal dayanağı bulunmadığından, imzaladığı beyannamelerde yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını oluşturan belgelere uygun olmadığı yolunda bir tespit bulunmayan davacı adına müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
    Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle ödeme emrinin 2013 yılının Ocak ilâ Nisan dönemlerine ait banka muameleleri vergileri, verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları, aynı yılın Ocak-Mart dönemine ait aslı aranmayan geçici vergiler üzerinden bir kat tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları ve anılan dönemlere ait vergiler için hesaplanan gecikme faizleri, aynı yıl için kesilen özel usulsüzlük cezası ve aynı yılın Ocak ilâ Nisan dönemleri için kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kısmını iptal etmiştir.
    Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesinin 10/04/2019 tarih ve E:2016/14612, K:2019/2495 sayılı kararı:
    Davacı hakkında düzenlenen sorumluluk raporunda aşağıdaki tespitlere yer verilmiştir:
    i. Tefecilik faaliyetini gizleme amacıyla sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediği ve kayıtlarına dahil ettiği yönünde vergi tekniği raporu bulunan …'ün beyannameleri serbest muhasebeci mali müşavir sıfatıyla ...tarafından verilmiştir.
    ii. Anılan mükellefin 2012 yılının Temmuz dönemi ilâ 2013 yılının Mayıs dönemine ait beyan ettiği matrah tutarının (katma değer vergisi hariç) 7.644.040,87 TL olmasına rağmen, beyan edilmesi gereken matrahın 8.299.266,11 TL olduğu tespit edilmiştir.
    iii. Mükellef hakındaki inceleme devam ederken...tarafından düzeltme beyannamesi verilmiş olup yapılan açıklama anlaşılamamıştır.
    iv. 2013 yılında defter tasdiki bilanço usulüne göre yapılmış olmasına rağmen gelir vergisi beyanname ekinde işletme hesap özetine yer verilmiştir.
    v. 2013 yılının Ocak ilâ Nisan, Haziran, Temmuz ve Ağustos dönemleri için Ba, Bs formları boş verilmiş, Mayıs ve Eylül dönemleri için ise Ba, Bs formları verilmemiştir.
    vi. Mükellef adına düzenlenen kontör faturaları defter kayıtlarına ve beyanlarına intikal ettirilmemiştir.
    vii. Tüm bu tespitlerden hareketle Alanya, Adana ve Şanlıurfa'da faaliyet gösteren farklı mükelleflere ait faturaları defter kayıtlarına ve beyanlarına dahil ettirdiğini ifade eden serbest muhasebeci mali müşavir ...'in muhasebecilik hizmeti sunduğu mükellef adına tarh edilip kesinleşen vergiler ve fer'ilerinden oluşan kamu alacağından 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 227. maddesi ve (4) Sıra No'lu Vergi Beyannamelerinin Serbest Muhasebeci ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerce İmzalanması Hakkında Genel Tebliğ hükümleri uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
    Anılan rapora istinaden 213 sayılı Kanun'un mükerrer 227. maddesi uyarınca uyuşmazlık konusu ödeme emri düzenlenmiştir.
    Mükelleflerin beyannamelerini imzalayan meslek mensuplarının sorumlulukları, imzaladıkları beyannamede yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını oluşturan belgelere uygun olmamasından doğmaktadır.
    Bu nedenle serbest muhasebeci mali müşavirler, mükellefler tarafından kendilerine ibraz edilen belgelerin, muhasebe kurallarına uygun olarak kanuni defterlere kaydedilmesinden ve mali tablolara aktarılmasından ve harici araştırmayı gerektirmeden sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğu anlaşılabilen belgelerden de sorumlu olacaklardır. Bunun yanı sıra miktar ve tutar itibarıyla işletmenin faaliyet konusu veya iş hacmiyle mütenasip olmayan belgeler ile ticari örf ve teamüle uygun olmayan belgelerin kullanılmaması hususunun da meslek mensubunun sorumluluğu kapsamında olduğu açıktır.
    Olayda, davacının hizmet sunduğu mükellef hakkında sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgeleri kayıtlarına dahil ettiği yolunda saptamalar bulunduğu dikkate alındığında Vergi Mahkemesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak davacının beyannamelerini imzaladığı … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitler uyarınca sahte fatura kullandığı hususunu sorumluluğu gereği bilmesinin gerekip gerekmediği, ilgili dönem beyannamelerini vermek suretiyle bu duruma olanak sağlayıp sağlamadığı, dolayısıyla muhasebe işlemlerini yaptığı mükellefle ilgili olarak mesleki özen ve sorumluluğunu yerine getirip getirmediği yönünden inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.
    Daire, bu gerekçeyle kararı bozmuştur. Davacının karar düzeltme istemini de reddetmiştir.
    ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
    Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Uyuşmazlık konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek aksi yönde verilen ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
    2- ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
    2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/09/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    X - KARŞI OY:
    Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Üçüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.

    Hemen Ara