Esas No: 2021/3656
Karar No: 2022/3273
Karar Tarihi: 15.09.2022
Danıştay 7. Daire 2021/3656 Esas 2022/3273 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2021/3656 E. , 2022/3273 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3656
Karar No : 2022/3273
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Bakanlığı adına
... (... ) Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının aleyhlerine olan hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına 2009 yılında tescilli muhtelif tarih ve sayılı 32 adet gümrük giriş beyannamesi ile ... tarih ve ... sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşyanın bir kısmının yurt dışı edilmediğinden bahisle muafiyet kapsamından çıkartılan eşyaya isabet eden gümrük, ilave gümrük ve katma değer vergileri, dampinge karşı vergi ve kaynak kullanımını destekleme fonu payı ile 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesi uyarınca eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı üzerinden hesaplanan para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla, ödeme emrinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun tebligata ilişkin hükümleri uyarınca tebliğ edilmesi gerektiği halde davacı şirketin kanuni temsilcisinin mernis adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca tebliğ edilmeye çalışıldığı, dolayısıyla tebligatın usulüne aykırı olarak yapıldığı, bu nedenle davacının dava dilekçesinde bildirdiği 08/05/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulünün gerektiği, bu tarih dikkate alındığında ise süresinde dava açıldığından, süre itirazının yerinde görülmediği, ödeme emrine dayanak tahakkuk ve para cezası kararlarına vaki itirazın reddine dair Bölge Müdürlüğü kararının, tüzel kişi olan davacı şirketin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde kayıtlı iş yeri adresine 7201 sayılı Kanun'un 35. maddesine göre tebligat yapılması mümkünken, anılan Kanun'un 21. maddesi gereğince usule aykırı şekilde tebliğ edilmeye çalışılması nedeniyle ilanen tebliğ şartlarının oluşmadığı, usule aykırı olarak ilanen tebliğ yoluna gidilmesi sebebiyle dava açma hakkının tanındığından bahsedilemeyeceği ve bu durumun hak arama özgürlüğünün kısıtlanması sonucunu doğuracağı, tahakkuk aşaması tamamlanmadan tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davaya konu ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Ödeme emrinin ek tahakkuka ilişkin kısmı yönünden; davacının itiraz dilekçesinde belirttiği, "... Mah. ... Cad. No:... Kestel/BURSA" adresinde tebliğ işleminin yapılmaya çalışıldığı, tebliğ alındısına mahalle muhtarının imzası ile birlikte "muhatap gösterilen adreste ismen soruldu, tanınmıyor, mahalle muhtarının tasdikli beyanı ile" şerhinin düşüldüğü, daha sonra kararın 02/04/2016 tarihinde ilanen tebliğ edildiği, bu haliyle davacının bilinen adresine tebliğe çıkarılan Bölge Müdürlüğü kararının tebliğ edilemediği hususu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak tespit edildiğinden, ilanen tebliğ koşullarının oluştuğu ve kesinleşen kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin bu kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı İdare istinaf talebinin kısmen kabulüyle kararın anılan hüküm fıkrasının kaldırılmasından sonra ek tahakkuk yönünden davanın kısmen reddine; kararın para cezasına dair hüküm fıkrası yönünden ise, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesinin 6455 sayılı Kanunla değişik hali uyarınca gümrüklenmiş değerin iki katı tutarında hesaplanarak para cezası kararı alınmış ise de; bahsi geçen hükmün değişik halinin 11/04/2013 tarih ve 28615 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmesi, cezalandırmaya konu fiile ilişkin beyannamelerin tescil tarihlerine göre öngörülen cezanın ise, gümrük vergilerinin iki katı tutarında olduğunun görülmesi, belirtilen hükmün daha ağır ceza öngören şeklinin uygulanmasının Anayasanın 38. maddesinde ifade edilen, kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemeyeceği yönündeki ilkeye aykırılık oluşturması karşısında işlemin bu kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idare istinaf talebinin kısmen de reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davanın süresinde açılmadığı, beyanname tescil tarihi dikkate alınarak işlem tesis edildiğinden hukuka aykırılık bulunmadığı, ayrıca mahkemenin kabulüne göre iptal kararı verilecekse para cezasının bir kısmının iptal edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Ek tahakkuk ve para cezası kararının ... Mahallesi ... Caddesi No: ... Kestel/Bursa adresinde davacıya tebliğ edildiği, itirazın reddine dair kararın ise İdarenin bilgisinde olan bu adres dışındaki adreslere tebliğ edilmeye çalışıldığı, tebliğin mümkün olmaması üzerine de ilanen tebliğ yapıldığı, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca usulüne uygun tebliğ yapılamadığı ve tahsil aşamasına gelmiş bir kamu alacağından söz edilemeyeceğinden temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına 2009 yılında tescilli muhtelif tarih ve sayılı 32 adet gümrük giriş beyannamesi ile ... tarih ve ... sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşyanın bir kısmının yurt dışı edilmediğinden bahisle muafiyet kapsamından çıkartılan eşyaya isabet eden gümrük, ilave gümrük ve katma değer vergileri, dampinge karşı vergi ve kaynak kullanımını destekleme fonu payı ile 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesi uyarınca eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı üzerinden hesaplanan para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 197. maddesinin 1.fıkrasında, gümrük vergilerinin, tahakkukundan hemen sonra yükümlüye tebliğ edileceği; 5. fıkrasında, bu madde hükümlerine göre tebliğ edilen gümrük vergilerinin, 242. maddede belirtilen sürelerde itirazda bulunulmaması veya süresi içinde idari yargı mercilerine başvurulmaması hallerinde bu sürelerin bittiği tarihte kesinleşeceği hükümlerine yer verilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 51. maddesinde, mali tebliğlerin, kendi yasalarında açıklık bulunmayan hallerde Tebligat Kanunu'nun genel hükümlerine göre yapılacağı hüküm altına alındığından ve 4458 sayılı Kanunda, tebligat hususunda özel bir hüküm mevcut olmadığından, anılan 51. madde uyarınca, tahakkuk ve para cezaları ile idari kararların tebliğinde Tebligat Kanunu'nun genel hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
7201 sayılı Kanun'un 10. maddesinde, tebligatın tebliği yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılacağı, 21. maddesinde, kendisine tebligat yapılacak kimse veya 13,14,15,16,17 ve 18. maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memurunun tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim edeceği ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildireceği; 32. maddesinde, ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin, tebliğ tarihi sayılacağı hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dosyanın ve Dairemizin E:2018/3874 sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden; ek tahakkuk ve para cezası kararının, kararda belirtilen adresin dışında davacının itiraz dilekçesinde kullanılan şirket kaşesinde de yer alan ... Mahallesi ... Caddesi No: ... Kestel/Bursa adresinde davacıya tebliğ edildiği, bu adresin davalı İdarenin bilgisi dahilinde olduğu, Ticaret Sicili Gazetesinde gösterilen en son adresinin de bu adres olduğu, Bölge Müdürlüğüne yapılan itiraz üzerine tesis edilen işlemin bu adres dışındaki adreslere tebliğ edilmeye çalışıldığı, tebliğin mümkün olmaması üzerine de işlemin ilanen tebliğ edildiği, bu durumda, para cezası kararlarına vaki itirazın reddine dair işlemler 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca usulüne uygun tebliğ edilmediğinden ve tahsil aşamasına gelmiş bir kamu alacağından söz edilemeyeceğinden, ödeme emrinin para cezasına ilişkin kısmının iptalinde sonucu itibarıyla isabetsizlik bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının para cezasına dair hüküm fıkrasına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 15/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.