Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/4456 Esas 2022/16609 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4456
Karar No: 2022/16609
Karar Tarihi: 22.11.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/4456 Esas 2022/16609 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, 4650 sayılı Kanun'la değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemiyle ilgili yargılamayı sonuçlandırdı. Ancak, dava konusu taşınmazın imar parseli mi yoksa kadastral parsel mi olduğu konusunda çelişkili yazı cevapları bulunduğu için dosyaya kayıtlı belgeler ve tapu kaydı incelenerek kök parselde imar uygulaması yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, yeniden tescil hükmü kurulmaması ve yasal faiz işletilmesi gerektiği vurgulandı. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyle: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 15. ve 16. maddeleri, 2981 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 18. maddesi.
5. Hukuk Dairesi         2022/4456 E.  ,  2022/16609 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 22.11.2022 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzüne karşı duruşmaya başlanarak gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

    - K A R A R -

    Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; arsa niteliğindeki Ilgın İlçesi, Behlülbey Mahallesi, 415 ada, 29 parsel sayılı taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğru olduğu gibi; taşınmaz üzerindeki yapıya resmi birim fiyatları esas alınarak, değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
    1) Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre; dava konusu taşınmazın imar parseli mi yoksa kadastral parsel mi olduğu konusunda Ilgın Belediye Başkanlığının çelişkili yazı cevaplarının bulunduğu, Kadastro Müdürlüğünce dava konusu taşınmazın imar parseli olduğu belirtilmiş ise de; dosya arasına giren tapu kaydı ve tedavüllerine göre dava konusu taşınmazın 415 ada, 11 parselin ifrazı sonucu oluşan parsellerden olduğu; tescil beyannamesine göre ifrazla oluşan parseller içinde İmar Kanunu 15 inci ve 16 ncı maddesine göre kamuya terk edilen bir kısım bulunmadığı, ancak 415 ada 24 ve 25 parsellerin Ilgın Belediyesi adına tescil edildiği gözetildiğinde; belirtilen parsellerin tapu kayıtları ve dayanakları getirtilerek; kök 415 ada, 11 parselde 3194 sayılı Kanun'un 15 inci ve 16 ncı veya 18 inci maddesine göre imar uygulaması yapılıp yapılmadığı ya da 2981 sayılı Kanun uygulaması yapılıp yapılmadığı (kamuya terke dilen bir kısım bulunup bulunmadığı), yapılmış ise taşınmazdan kesilen Düzenleme Ortaklık Payı/kamuya terk oranının ilgili belediye başkanlığından ve tapu sicil müdürlüğünden sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; gerekçesi açıklanmadan dava konusu taşınmazın imar parseli olması ve kadastro parseli olması ihtimallerine göre terditli rapor hazırlayan bilirkişi kurulu raporunun imar parseli olarak hazırladığı bedele itibar edilerek hüküm kurulması,
    2) Mahkemece verilen hüküm Dairemiz bozma kararı ile ortadan kalktığından yeniden tescil hükmü kurulmaması,
    3) Kabule göre de; hükmedilen bedelden acele el koyma dosyasında hükmedilen 454.618,10 TL’nin mahsubu ile ilk kararla hükmedilen fark 158.214,10 TL bedele 28.05.2014 tarihinden ilk karar tarihi 25.02.2015’e kadar; fark bedele 28.05.2014 tarihinden son karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 8.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 8.400,00 TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 22.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara