Esas No: 2019/5587
Karar No: 2022/3505
Karar Tarihi: 03.10.2022
Danıştay 3. Daire 2019/5587 Esas 2022/3505 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/5587 E. , 2022/3505 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/5587
Karar No : 2022/3505
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı uyarınca davayı yeniden inceleyen Batman Vergi Mahkemesinin 14/06/2019 tarih ve E:2019/450, K:2019/822 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, alımlarının bir kısmının sahte faturalarla belgelendirdiğinden bahisle sözü edilen faturalara dayalı katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca Aralık 2010 dönemi için re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının faturalarını kayıtlarına aldığı … Nakliye Madencilik Petrol ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi ile … Petrol Ürünleri Taahhüt Medikal İnşaat Nakliyat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkındaki saptamalar gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmayan fatura düzenlendiklerini kanıtlayıcı mahiyette olmadığından yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle cezalı vergi kaldırılmıştır.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacıya fatura düzenleyen firmaların sahte fatura tanzim ettikleri hususunun somut tespitlerle ortaya konulduğu, gerçeği yansıtmayan faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı, dava konusu tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacıya Mayıs 2010 döneminde çimento ve demir içerikli 120.832 TL'lik fatura düzenleyen … Nakliye Madencilik Petrol ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda; 26/10/2009 tarihinde karayolları ile şehirlerarası yük taşımacılığı ve çimento, alçı harç, kireç, tuğla gibi inşaat malzemeleri perakende ticareti faaliyetleriyle iştigal etmek üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 23/09/2014 tarihinde ticaret sicilinden silindiği, iş yerinde 28/10/2009 tarihinde yapılan yoklamada, 50 torba kireç, 100 torba çimento, 27 ton demir, 60.000 adet tuğla ve 600 kg tel çivi bulunduğunun saptandığı, nakliye işinin araç alınınca ifade edildiği, işçi ve şubesinin olmadığı, 22/10/2010 tarihinde gerçekleştirilen yoklamada, bilinen adresinde ulaşılamadığı, yeni adresinin bilinmediği, adreste ...'in faaliyet gösterdiği, şirket yetkilisinin ikametgah adresinde de başka bir şahsın ikamet ettiği, yasal defter ve belge isteme yazılarının şirkete tebliğ edilemediği Ocak - Mart 2010 dönemine ait geçici vergi ve muhtasar beyannamelerinin ve Ağustos 2010 dönemine kadar katma değer vergisi beyannamelerinin verildiği, çalışan beyan edilmediği, Temmuz 2010 dönemi dışında ödenecek katma değer vergisi çıkmadığı bu tutarın da 483,74 TL olduğu, katma değer vergisi matrahının 7.888.600 TL olduğu, vergi borcunun %99'unu ödemediği, 2010 yılında toplam 8.224.190-TL tutarında mal veya hizmet aldığını Ba formu ile bildiren mükellefler olmasına rağmen şirketin bu ölçekteki bir ticari faaliyeti gerçekleştirebileceği işgücü, taşıt, araç, gereç, maddi duran varlık, depo veya ambara sahip olmadığı, ortaklarına bilinen adreslerinde ulaşılamadığı, Ba-Bs formlarında tutarsızlıklar olduğu, bilanço esasına göre defter tutulmasına rağmen Ba- Bs formlarının düzenli verilmediği ya da boş verildiği, Ağustos 2010 döneminden sonra söz konusu formların verilmediği ancak bu dönemden sonra firmadan mal ve hizmet satın aldığını Ba formları ile bildiren mükelleflerin bulunduğu, 27/10/2009 tarihinden itibaren düzenlenen faturaların tamamının gerçek bir mal veya hizmet ticaretine dayanmaksızın komisyon karşılığı tanzim edilen sahte faturalar olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı; davacıya Temmuz, Ekim ve Aralık 2010 dönemlerinde motorin içerikli 304.442 TL'lik fatura tanzim eden … Petrol Ürünleri Taahhüt Medikal İnşaat Nakliyat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporunda; 18/08/2008 tarihinde petrol rafinerileri ve kimya sanayii için damıtma ve rektefiye donanımları imalatı faaliyetiyle iştigal etmek üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 31/10/2013 tarihinde yapılan yoklamada bilinen adresinde ulaşılamadığı, katma değer vergisi beyannamelerine göre 2008 ila 2013 yıllarına ait tüm dönemlerde genellikle ödenecek katma değer vergisi çıkmadığı, Ba formlarına göre 2009 yılında 4.323.168,00-TL, 2010 yılında 8.665.563,00-TL, 2011 yılında 422.019-TL’lik mal ve hizmet alımı beyanı olduğu, 2008, 2012 ve 2013 yılı Ba formlarının ve 2008 ve 2012 yılı Bs formlarının boş verildiği, Bs formlarıyla 2009 yılında 4.906.595,00-TL, 2010 yılında 9.227.018,00-TL, 2011 yılında ise 719.835,00-TL’lik mal satışı beyan edildiği, uyuşmalık yılında (322) belge karşılığı 8.674.965 TL mal ve hizmet satışı beyan edilmesine karşın, karşıt Ba göre (247) belge karşılığı 7.402.836 TL'lik mal ve hizmet alındığının saptandığı, fark olarak (75) belgeye tekabül eden tutarın 1.272.129 TL olduğu, 2010 yılına ilişkin katma değer vergisi matrahı 9.239.469,43 TL, ödenecek katma değer vergisinin toplam 6.571,91 TL olduğu, vergi borçlarının tamamına yakınının ödenmediği, şirketin mal aldığı firmalar hakkında sahte belge düzenledikleri yönünde raporlar bulunduğu, 2008 yılında ... Petrol Ürünleri İnşaat Nakliyat Temizlik Tekstil Sanayi Ticaret Limited Şirketine 459.500,00-TL’lik fatura düzenlediği halde söz konusu satış işleminin beyan edilmediği, şirket ortaklarının ortak olduğu diğer şirketler hakkında da sahte fatura düzenledikleri yönünde vergi tekniği raporlarının bulunduğu, 2009 yılında mal ve hizmet alışlarının % 99'unun, 2010 yılında %100’ünün gerçeği yansıtmadığı, 24/09/2013 tarihli defter ve belgelerin ibrazına ilişkin yazının tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgelerinin ibraz edilmediği, 2008 ila 2012 yıllarında iki ila yirimisekiz arasında değişen sayıda çalışan beyan edildiği, uyuşmazlık yılında bu sayının bir ila yedi arasında değiştiği, şirketin 6111 sayılı Kanun uyarınca kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunduğu tespitlerine yer verilerek 18/08/2008 tarihinden sonra düzenlenen tüm belgelerin sahte olduğu sonuç ve kanaatine varılmış, en son beyanname verildiği 31/09/2013 tarihi itibarıyla mükellefiyetinin re’sen terkin edilmesi gerektiği önerilmiştir.
Sözü edilen vergi tekniği raporlarına atıf yapılarak tanzim edilen vergi inceleme raporu uyarınca bu firmaların düzenlediği faturalara dayalı katma değer vergisi indirimleri reddedilerek yeniden düzenlenen beyan tablosu uyarınca dava konusu tarhiyatın yapıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin (b) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinde, ticari faaliyet çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi tutulacağı, 20. maddesinde teslim ve hizmet işlemlerinin karşılığını teşkil eden bedelin katma değer vergisi matrahını oluşturduğu, 29. maddesinde, mükelleflerin, vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak, düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, 34. maddesinin 1. bendinde ise yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
3065 sayılı Kanun'un 29. maddesinde öngörülen vergi indirimi için vergisi indirim konusu yapılabilecek işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması ve kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri belgeler üzerinde gösterilen katma değer vergisinin ödenmiş olması gerekmektedir. Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla katma değer vergisi ödenmesi ve bunun sonucu olarak da bir vergi indirimi söz konusu olamayacağından, vergi indirimine dayanak teşkil eden faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının ortaya konulması icap eder.
Davacının faturalarını kayıtlarına aldığı … Nakliye Madencilik Petrol ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi ile … Petrol Ürünleri Taahhüt Medikal İnşaat Nakliyat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarındaki saptamalardan, uyuşmazlık döneminde davacı adına tanzim ettkleri faturaların gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından, aksi yöndeki gerekçeyle dava konusu tarhiyatın kaldırılmasına ilişkin Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu Vergi Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğini izleyen onbeş gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 03/10/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
… Ticaret Limited Şirketinin davacıya düzenlediği faturaların sahte olduğu iddiasıyla bu faturalarda yer alan katma değer vergisi indirimleri reddedilmiş ise de eleştiri getirilen faturaların davacının faaliyeti ile ilgisinin bulunması, yoklamada bir kısım emtianın saptanması, vergilendirme ile ilgili bazı ödevlerin yerine getirilmediğine ilişkin tespitlerin, vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetini ortaya koymaktan uzak olması karşısında faturaların sahteliğinin somut delillerle kanıtlanamadığı sonucuna varıldığından dolayısıyla, dava konusu tarhiyatın adı geçen firmadan alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasında hukuka aykırılık görülmediğinden Mahkeme kararının bu kısmına ilişkin yöneltilen temyiz istemininin gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.