Esas No: 2022/14160
Karar No: 2022/17440
Karar Tarihi: 05.12.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/14160 Esas 2022/17440 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/14160 E. , 2022/17440 K.Özet:
Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki yetkisizlik kararları nedeniyle menfi tespit davasının görüleceği yer mahkemesi belirlenememiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre menfi tespit davalarında yetki kesin değildir ve birden fazla yetkili mahkeme bulunursa seçme hakkı davacıya aittir. Davacı kesin yetki kuralının olmadığı bir dava için yetkisiz bir mahkemede açmışsa, davalının yetki itirazı ile yetkili mahkemeyi belirleme hakkı doğar. İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri davalının adresinin İstanbul olduğu ve süresinde yetki itirazı yapıldığı gerekçesiyle yetkilidir. Bu nedenle, uyuşmazlığın İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerekmektedir. Karar, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince alınmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Bodrum 3. Asliye Hukuk ile İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, açılan menfi tespit davasından sonra Bodrum icra müdürlüğünde icra takibi başlatılmış ise de, menfi tespit davasının yetkisiz mahkemede açılması durumunda aynı yerde sonradan icra takibine başlanması mahkemeyi yetkili kılmayacağı, davalı tarafın yerleşim yerinin "Silivrikapı Mah. Silivrikapı Cad. No:65/6 Fatih/İstanbul" olduğu, davalı vekilinin cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunduğu, bu durumda yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesince ise, somut davada davacı taraf davalı ile arasındaki satım ilişkisi kapsamında telefon satın alma karşılığında kambiyo senedini verdiğini, ancak telefonların teslim edilmediğini belirttiği, bu bağlamda borçlardan telefonun teslim borcu açısından davacı tarafın bulunduğu yer sözleşmenin ifa yeri olacak olup, davacının yerleşim yeri Bodrum ilçesinde yer aldığından, yine çek açısından açık bir yetki taraflarca belirtilmediği görülmekle çekin düzenlendiği banka şubesi de Bodrum ilçesinde yer aldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgahı mahkemesinde de açılabilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesinde "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir." denilerek genel yetkili mahkemelerin yetkisi düzenlen olup menfi tespit davalarında yetki kesin değildir. Kesin yetki halinin kuralının bulunmadığı ve birden fazla yetkili mahkemenin bulunduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir. Davacı, kesin yetki kuralının bulunmadığı bir davayı yetkisiz bir mahkemede açmışsa, seçme hakkı itiraz eden davalıya geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmünü içermektedir. Yine, 116/1-a maddesinde kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazını "ilk itiraz" olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise; "İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez." hükmünü içermektedir.
Somut olayda; davalının adresinin “Fatih/İstanbul” olduğu ve süresinde yetki itirazında bulunulduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, yetki itirazında bulunan davalı açısından, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri yetkili olup uyuşmazlığın, İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunu’nun 36/3. maddesi gereğince; İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05.12.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.