Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3773 Esas 2015/7223 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3773
Karar No: 2015/7223
Karar Tarihi: 26.11.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3773 Esas 2015/7223 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık B.A., kendisini Yüksek Denetleme Kurulu üyesi, I.Ö.'ü ise A.Ö. ismiyle ve müfettiş olarak tanıtarak, katılanların şirketlerinin yabancı ortağının vize sorununu çözeceği vaadinde bulunduğu ve farklı tarihlerde 45.000, 30.000 ve 16.000 TL para alıp yarar sağladığı gerekçesiyle dolandırıcılık suçuyla suçlu bulunmuştur. Mahkeme, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı suçu birden fazla kez işlemesi nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmemesi nedeniyle hükmün bozulmasına hükmetmiştir. Ayrıca, yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamaktadır. Ancak, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde belirlenmesi nedeniyle hükmün bozulmasına hükmetmiştir. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 43/1. ve CMUK'nun 321 ve 322. maddeleri kararda geçmektedir.
23. Ceza Dairesi         2015/3773 E.  ,  2015/7223 K.
"İçtihat Metni"


Tebliğname No : 15 - 2012/24404
MAHKEMESİ : Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/05/2011
NUMARASI : 2010/124 (E) ve 2011/147 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
SUÇ TARİHİ : 20/11/2009


Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık B.. A.."nun, kendisini ... Yüksek Denetleme Kurulu üyesi, temyiz dışı diğer sanık I.. Ö..’i, A.. Ö.. ismiyle ve .... müfettişi olarak tanıtıp katılanların şirketlerinin yabancı ortağının vize sorununu çözeceği vaadinde bulunduğu, bu vaadi ve işlerini takip ettiğine ilişkin Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu, Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı başlıklı evraklar sunduğu, farklı tarihlerde 45.000, 30.000 ve 16.000 TL para alıp yarar sağladığı anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı suçu birden fazla kez işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 300 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "300 GÜN", "250 GÜN" ve "5.000 TL." terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", "4 GÜN" ve "80 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Hemen Ara