Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/6041 Esas 2016/1295 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6041
Karar No: 2016/1295
Karar Tarihi: 16.02.2016

Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/6041 Esas 2016/1295 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2015/6041 E.  ,  2016/1295 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması

I- Sanık ........... hakkında “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilemeyen TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına karar verilmemesi,
Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasanın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasına "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanıklar hakkında “resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
1-) Belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu cihetle, adli emanetin ......... sırasına kayıtlı suça konu belgelerin incelenmek suretiyle özelliklerinin tutanağa yazılması, aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılması, belge asıllarının denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması, gerektiğinde belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-) Kabul ve uygulamaya göre de,
a-) TCK"nun 43. maddesinin uygulanabilmesi için "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi" gerektiği, suça konu belgelerin aynı anda ele geçirildiği ve sanıkların belgeleri farklı zamanlarda düzenlediğine dair delilin de bulunmadığı cihetle; fiilin aynı anda işlendiğinin kabul edilmesi gerekliliği karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, eylemin kül halinde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı ancak sanıkların güttüğü amaç ve saik, suç konusunun önemi ve kastın yoğunluğu dikkate alınarak temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayini gerektiği gözetilmeden, suçun zincirleme şekilde işlendiğinin kabulü ile fazla ceza tayini,
b-) Sanıklar hakkında kasten işlemiş oldukları suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilemeyen TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına karar verilmemesi,
c-) Suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık ......... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.





Hemen Ara