Esas No: 2015/3996
Karar No: 2015/6581
Karar Tarihi: 16.11.2015
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3996 Esas 2015/6581 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 15 - 2012/61156
MAHKEMESİ : Mersin 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/12/2011
NUMARASI : 2007/481 (E) ve 2011/915 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
SUÇ TARİHİ : 20.08.2007
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mağdurun işyerine gelerek, yan taraftaki konfeksiyon dükkanının sahibi olarak kendisini tanıtan ve bozuk paraya ihtiyacı olduğuna dair yalan söyleyen sanığın, iade etmek üzere 100 TL bozuk parayı mağdurdan teslim aldıktan sonra mağdurun çırağıyla birlikte sözde konfeksiyon dükkanına gitmek üzere işyerinden ayrılıp, bir daha dönmeyen sanığın, bu şekilde haksız menfaat temin ettiğinin iddia edildiği olayda;
Oluşa, sanığın savunmalarına, mağdurun beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, bu şekilde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi Kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamasına rağmen, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi; ve ayrıca sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının miktarı belirlenirken uygulama maddesi olarak TCK"nun 52/2 maddesinin gösterilmemesi, suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükümde yer alan "" 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 168/2, 52/2 maddeleri gereğince sonuç olarak verilen 15 gün adli para cezası karşılığı aynı Kanunun 52. maddesi gereğince günlüğü 20.00 TL"den olmak üzere 300 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ifadelerinin yerine "5237 sayılı TCK"nın 157/1 maddesi gereğince 5 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı kanunun 168/2 maddesi uyarınca 1/2 oranında indirim yapılarak 2 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Kanunun 52/2 maddeleri gereğince, verilen 2 gün adli para cezası karşılığı günlüğü 20.00 TL "den olmak üzere sonuç olarak 40.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına"" ifadelerinin yazılması; ve ayrıca hüküm fıkrasındaki adli para cezasının miktarının belirlenmesine ilişkin kısımda sanığa tayin olunan adli para cezasının cümlesinden sonra gelmek üzere “TCK"nun 52/2 maddesi gereğince” ibaresi eklenmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.