Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3699 Esas 2015/6557 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3699
Karar No: 2015/6557
Karar Tarihi: 12.11.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3699 Esas 2015/6557 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık T.A.’nın, dolandırıcılık suçundan hüküm giydiği ve katılan ve şikayetçi kişiler üzerinden işyerini kiralayıp parasını almak amacıyla dolandırıcılık teşebbüsünde bulunduğu belirtilmiştir. Sanık, parasını alamayınca işyerindeki eşyaların taşınması konusunda anlaşma yaparak, görevlendirdiği kişilerin işyerini boşalttığı esnada diğer katılana ait cep telefonu ve paradan da faydalandığı savunulmaktadır. Mahkeme, yapılan yargılamaya dayanarak sanığın suçlu olduğuna hükmetmiş ve temyiz itirazlarını reddetmiştir.
Kanun Maddeleri:
-Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 157/Dolandırıcılık
-TCK Madde 158/Dolandırıcılığa teşebbüs

 

 

23. Ceza Dairesi         2015/3699 E.  ,  2015/6557 K.
"İçtihat Metni"


Tebliğname No : 15 - 2012/37360
MAHKEMESİ : İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/10/2011
NUMARASI : 2011/187 (E) ve 2011/480 (K)
SUÇ : 02/12/2010
SUÇ TARİHİ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık T.. A..’ın suç tarihinde şikâyetçi A.. K.."nın yanına gelerek kendisini “Ü.. K..” olarak tanıttığı ve adı geçen şikâyetçi tarafından üzerine ilan asılmak suretiyle kiraya çıkartılan işyerini kiralamak istediğini söylediği, yapılan pazarlık neticesinde sanık ile şikâyetçinin aylık 350 TL kira bedeli üzerinden anlaştıkları, yapılan şifahi anlaşma uyarınca sanığın ayrıca 1.000 TL parayı depozito olarak şikayetçiye ödeyeceği, anlaşmanın yapılmasını müteakip sanığın şikayetçiden işyerinde bulunan ve şikayetçiye ait olan malzemelerin taşınmasını talep ettiği, şikayetçinin hasta olduğunu bu eşyaları taşımasının mümkün olmadığını söylemesi üzerine sanığın kendi işçileri olduğunu bu eşyaları kendisinin taşıtabileceğini, ancak acil paraya ihtiyacı olduğunu, yanında parası olmadığını söyleyerek şikayetçiden 1,5 saat sonra iade edilmek üzere 180 TL borç para istediği, ancak şikayetçinin parası olmadığını, bu nedenle borç veremeyeceğini söylemesi üzerine bu kez sanığın şikayetçinin komşularından borç alarak kendisine vermesi konusunda ısrarcı olduğu, ancak şikayetçinin bu teklifi de kabul etmemesi üzerine sanığın işyerinde bulunan eşyaları taşıması için işçi getireceğini söyleyerek oradan ayrıldığı, daha sonra yakınlarda bulunan bir kahvehaneye giden sanığın o sırada kahvehanede bulunan katılan A.. Ü.. ve M.. G.. isimli kişi ile şikâyetçi A.. K..’ya ait işyerinde bulunan eşyaların taşınması konusunda kişi başı 50 TL karşılığında anlaştığı, bilahare adı geçenlerle birlikte söz konusu işyerine gelen sanığın bu kişilere dükkanı boşaltmaları konusunda talimat verdiği, katılan A.. Ü.. ile M.. G.. isimli kişinin işyerinde çalıştıkları sırada sanığın bir bahane ile M.. G.. isimli kişiyi işyeri dışına gönderdiği ve adı geçen kişinin işyerinden ayrılmasını müteakip sanığın cebinden 100 TL para çıkardığı ve kahveci para istiyor bende de bozuk yok diyerek katılandan iş bitiminde iade edilmek üzere borç para istediği, bunun üzerine katılanın 20 TL parayı sanığa verdiği, bir süre sonra sanığın bu kez cep telefonunun kontörünün bittiğini, birisi ile görüşme yapması gerektiğini söyleyerek katılandan cep telefonunu istediği, katılanın kendisinin de kontörünün olmadığını söylemesi üzerine sanığın ödemeli arama yağacağını, arayacağı kişinin T.. hattı kullandığını, kendisinin T.. çalışmaya devam ettiği, bu şekilde katılan A.. Ü..’ten 20 TL para ve katılana ait cep telefonunu alan sanığın adı geçen katılanın işyerinde çalışmaya devam etmesinden istifade ederek söz konusu para ve cep telefonunu katılana iade etmeksizin işyerinden ayrıldığı ve bir daha da geri dönmediği, bu şekilde sanığın şikâyetçi A.. K..’ya karşı “dolandırıcılığa teşebbüs”, katılan A.. Ü..’e karşı da “dolandırıcılık” suçlarını işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
Sanık savunmasına, katılan ve şikâyetçi beyanlarına, 07/12/2010 tarihli teşhis tutanağına ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçlardan mahkemenin sanığın üzerine atılı suçtan dolayı mahkumiyetine yönelik kabulde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 12/11/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


 

 

 

Hemen Ara