Esas No: 2015/4976
Karar No: 2015/6326
Karar Tarihi: 10.11.2015
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/4976 Esas 2015/6326 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 15 - 2012/107358
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/10/2011
NUMARASI : 2010/858 (E) ve 2011/663 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Temyiz dışı sanıklar tarafından şikayetçiye ait otomobilin çalınıp bir müddet kullanıldıktan sonra para karşılığında şikayetçiye iade edilmesi için sanığa verildiği, aracın çalıntı olduğunu bilerek aracı kabul eden sanığın şikayetçi ile irtibata geçerek, 400 TL karşılığında aracı şikayetçiye teslim ettiği böylelikle dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Sanığın eyleminin TCK"nın 165. maddesinde tanımlanan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturmasına karşın suçun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,
3- Sanık hakkında verilen cezanın TCK"nın 58/6 maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken, tekerrüre esas alınan mahkumiyet hükmünün belirtilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son maddesi gereğince sonuç ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 10/11/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.