Esas No: 2021/4187
Karar No: 2021/5245
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/4187 Esas 2021/5245 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Davalı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına ve özellikle Türk Medeni Kanunu"nun 181/2. maddesi gereğince, Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca açılan boşanma davasında, sağ kalan eşin kusurlu olup olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemece davalı-davacı kadının tam kusurlu olduğunun belirtilmesinin sonuca etkili bulunmamasına ve davalı-davacı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre reddine,
2- Davacı-davalı erkek tarafından Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca boşanma davası açılmış, davalı kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi kapsamındaki bağımsız tedbir nafakası davası, derdest boşanma davası ile birleştirilerek hüküm tesis edilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen 12.10.2017 tarihli karara ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi kararı, Dairemizin 05.02.2020 tarihli ve 2019/6907 esas, 2020/830 karar sayılı ilamı ile davacı-davalı erkeğin, davalı-davacı kadının temyizinden sonra 10.08.2019 tarihinde öldüğü, evlilik birliğinin ölümle sona erdiği, davacı-davalı erkeğin mirasçılarının dosyaya içerisinde bulunan yazılı dilekçeleri ile Türk Medeni Kanunu"nun 181/2. maddesi gereğince kusur belirlemesi yönünden davaya devam edeceklerini beyan ettikleri, bu durumda mahkemece davacı-davalı erkeğin mirasçılarının davaya dahil edilerek, konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis edilmek ve kusur belirlemesi bakımından davaya devam edilmek suretiyle sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurunun bulunup bulunmadığı hususunda bir karar verilmek üzere bozulmuştur. Mahkemece, erkek tarafından açılan boşanma davasında Türk Medeni Kanunu’nun 181/2. maddesi kapsamında münhasıran sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurunun bulunup bulunmadığı yönünden yargılamaya devam edildiği, davalı-davacı kadının Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi uyarınca açtığı bağımsız tedbir nafakası davasının erkek eşin ölümü ile konusu kalmadığı ve mirasçılarının bağımsız tedbir nafakası davası yönünden taraf sıfatı bulunmadığı gözetilmeden, bağımsız tedbir nafakası davasında kadın aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.23.06.2021 (Çar.)