Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/758 Esas 2020/2762 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/758
Karar No: 2020/2762
Karar Tarihi: 17.12.2020

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/758 Esas 2020/2762 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi         2020/758 E.  ,  2020/2762 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Görevi kötüye kullanma
    Hüküm : TCK 257/2,62/1,51/1

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    İstanbul Barosuna kayıtlı avukat olan sanığın, kendisine kargo yolu ile gönderilen 5 adet toplam 8.251 TL bedelli senetlerin tahsili amacı ile katılanın vekilliğini üstlendiği, Kartal 3.İcra Müdürlüğü"nün 2008/2879 E sayılı dosyası ile yürütülen icra takibinde toplam 17.195,67 TL paranın icra hesabına yatırıldığı, bu paradan toplamda 6500 TL katılana ödeme yapıldığı, sanığın kalan kısmı uhdesinde tutmak suretiyle suretiyle üzerine atılı görevi ihmal suçunu işlediği kabul edilen somut olayda; sanık savunmasında, şikayete konu icra dosyası haricinde mahkemeye bildirdiği icra dosyalarının da bulunduğu masraflarının kendilerince karşılandığını, bu dosyalar üzerinde vekalet ücreti alacağı hakkı bulunduğunu belirtmesi karşısında, katılana şikayet konusu icra dosyası haricindeki diğer icra dosyaları için sanık ile aralarında masraf ve vekalet ücretine ilişkin herhangi bir anlaşma yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa ne şekilde yapıldığı, bu icra dosyaları için masraf verip vermediğinin sorularak, sanığın hak ettiği vekalet ücretinin ve masrafların bilirkişi marifetiyle tespiti ile bu yöndeki savunmanın doğruluğunun araştırılmasından sonra, 5237 sayılı TCK"nın 5. maddesinin 01/01/2009 tarihinde yürürlüğe girmiş olması nedeniyle anılan Kanunun genel hükümlerine aykırı olan sınırlayıcı nitelikteki Avukatlık Yasasının 62. maddesinin özel nitelikteki görevi kötüye kullanma suçları açısından zımnen ilga edilmiş sayılmasının gerektiği ve TCK"nın 247. maddesine göre zimmete geçirilen malın devlete veya özel kişilere ait olmasının suçun oluşması bakımından öneminin bulunmadığı da nazara alınarak, sanık avukatın tahsil ettiği parayı müvekkiline vermemesi şeklindeki eyleminin hizmet sebebiyle güveni kötüye kullanmak veya zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    Yüklenen suçu TCK"nın 53/1-e maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. ve 326/son maddeleri uyarınca hükmün BOZULMASINA, 17/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara