Esas No: 2015/14429
Karar No: 2015/5996
Karar Tarihi: 03.11.2015
Kamu malına zarar verme - görevi yaptırmamak için direnme - kamu görevlisine hakaret - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/14429 Esas 2015/5996 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2013/84461
MAHKEMESİ : Nazilli 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/11/2012
NUMARASI : 2011/273 (E) ve 2012/660 (K)
SUÇ : Kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, kamu görevlisine hakaret
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde başka bir suçtan aranan sanığın yakalanarak göz altına alındığı, gözaltı süresini Nazilli İlçe Jandarma Komutanlığı nezarethanesinde geçirdiği, bu süre içerisinde sanığın farklı zamanlarda yanına gelen jandarmada görevli katılan Y.. E.. ve şikayetçi V.. S.."ya sinkaflı küfürler ettiği ve yine katılan ve şikayetçiye “bu yaptıklarının hesabını senden soracağım, dışarı çıkarsam seni öldüreceğim” diyerek tehditlerde bulunarak ve şikayetçi V.. S.."ya saldırgan davranışlarda bulunarak görevlerini yaptırmamak için direndiği, aynı zamanda nezarethanenin içinde bulunan tuvaletini kapı kolunu tekme atarak kırmak suretiyle kamu malına zarar verdiği iddia edilen somut olayda;
Her ne kadar suç tarihi mahkeme kararında 2010 yılı olarak gösterilmiş ise de, sanığın nezarethanede 26/01/2011 tarihinde kaldığı dosya arasında bulunan tutanaklardan anlaşılmakla suç tarihinin 26/01/2011 yerine 2010 yazılması mahallinde düzeltilebilir bir yanlışlık olarak görülmüştür.
1-Sanık hakkında kamu malına zarar verme ve kamu görevlisine görevi nedeniyle hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Dosya kapsamındaki tutanaklardan ve beyanlardan sanığın atılı suçları işlediğinden mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarında yer alan TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin inecelenmesinde;
Olay tarihinde sanığın nezarethanede huzursuzluk çıkartması üzerine farklı zamanlarda yanına gelen katılan Y.. E.. ve şikayetçi V.. S.."ya “bu yaptıklarının hesabını senden soracağım, dışarı çıkarsam seni öldüreceğim” demesi şeklinde gerçekleşen eylemde, atılı eylemlerin tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de; TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03/11/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.