Kamu malına zarar verme - silahla tehdit - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/15003 Esas 2015/5822 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/15003
Karar No: 2015/5822
Karar Tarihi: 02.11.2015

Kamu malına zarar verme - silahla tehdit - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/15003 Esas 2015/5822 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/15003 E.  ,  2015/5822 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2013/26801
    MAHKEMESİ : Uzunköprü 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 13/11/2012
    NUMARASI : 2012/195 (E) ve 2012/590 (K)
    SUÇ : Kamu malına zarar verme, silahla tehdit

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıklar ile alacak meselesi nedeniyle aralarında husumet bulunan şikayetçi arasında olay gecesinde meydana gelen tartışma sırasında; sanık A.. H.."un elindeki av tüfeğini, sanık M.. Y.."in elindeki satırı, sanık E.. Ö.."in ise elinde bulunan kuru sıkı tabancayı şikayetçiye doğrultmak suretiyle tehdit ettikleri, şikayetçinin emniyet müdürlüğüne durumu ihbar etmesi üzerine yakalanan sanıkların, gözaltına alınıp nezarethaneye konulduktan sonra, sanık A.. H.."un, nezarethanenin duvarında bulunan güvenlik kamerasına ayakkabısını fırlatmak suretiyle kamu malına zarar verdiğinin iddia edildiği olayda;
    1-Sanık A.. H.."un üzerine atılı olan kamu malına zarar verme eylemi ile ilgili olarak yapılan incelemede; 5237 sayılı TCK"nın “Suça Teşebbüs” başlıklı 35. maddesinde; “Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur” hükmü yer almaktadır. Buna göre suça kalkışma, işlenmesi kastolunan bir suçun icrasına elverişli araçlarla başlanmasından sonra, elde olmayan nedenlerle suçun tamamlanamamasıdır. Maddenin açık hükmüne göre, icra hareketlerinin yarıda kalması ya da sonucun meydana gelmemesi failin iradesi dışındaki engel nedenlerden ileri gelmelidir. Teşebbüs, icra hareketlerinin tamamlanamaması veya icra hareketleri tamamlanmasından sonra failin elinde olmayan nedenlerden dolayı neticenin gerçekleşmemesi demektir. Yargısal kararlarda da, icra hareketleri failin elinde olmayan engelleyici nedenlerle bitirilemediğinden ya da sonuç failin elinde olmayan nedenlerle meydana gelmediği durumlarda suça teşebbüsün söz konusu olduğu vurgulanmıştır.


    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; sanık A.. H.."un, gözaltına alınıp nezarethaneye konulduktan sonra, nezarethanenin duvarında bulunan güvenlik kamerasına ayakkabısını fırlatarak suçun kanunda tanımlanan icra hareketlerini tamamlandığı; ancak neticenin gerçekleşmediği dikkate alınarak; sanığın, kamu malına zarar verme suçuna teşebbüs eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK"nın 152/1.a, 35 maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden delillerin takdir ve değerlendirilmesinde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde beraatine hükmolunması,
    2- Silahla tehdit suçundan yapılan incelemede; oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetçinin soruşturma aşamasında verdiği ifadesinde; sanık M.. Y.."den alacağının olduğunu, sanık E.. Ö.."in ise kendisini olay gecesinde bu meseleyi konuşmak üzere sanık M.. Y.."in işyerine götürdüğünü, buraya geldiğinde kapının önündeyken, sanık A.. H.."un elindeki av tüfeğini, sanık M.. Y.."in elindeki satırı, sanık E.. Ö.."in ise elinde bulunan tabancayı kendisine doğrultmak suretiyle tehdit etmeleri üzerine arkasını dönerek olay yerinden ayrıldığı sırada sırada iki el tüfek ile ateş edildiğini, hemen emniyet ekiplerine haber verdiğini beyan ettiği, olay yerine gelen emniyet ekipleri tarafından olay mahallinde yapılan incelemede; ikametin hemen önünde iki adet av tüfeği fişeğinin ele geçirildiği; ayrıca ikametin içerisinde salonda yapılan aramada; bir adet kurusıkı tabir edilen tabanca, bir adet av tüfeği ve bir adet kesici kısmı 27 cm olan satırın ele geçirilerek muhafaza altına alındığı, olayın gece vakti meydana gelmesi nedeniyle herhangi bir görgü tanığının bulunmadığının anlaşılması karşısında; aynı zamanda olayın tek görgü tanığı durumunda bulunan şikayetçinin duruşmaya çağrılarak, dava katılma hakkı bulunduğu da kendisine hatırlatılmak suretiyle ayrıntılı ifadesinin alınması, söz konusu tüfeğin kime ait olduğu hususunun açıklığa kavuşturulmasından sonra toplanan delillere göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde hükümlerin kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara