Esas No: 2015/3280
Karar No: 2015/5802
Karar Tarihi: 28.10.2015
Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3280 Esas 2015/5802 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, katılanın üç aylık yaşlılık maaşını PTT"den alarak çıktığı sırada yanına gelerek sana yardım edeceğim diyerek cebinden amerikan doları çıkardığı ve katılana “bende dolar var ben bunları bozdurayım sen elindeki parayı bana ver doları bozdurup geleyim” diyerek katılanın 295 TL"sini aldığı, katılanın alınan Adli Tıp raporuna göre algılama yeteneğinin zayıfladığı, sanığın bu durumdan yararlanarak menfaat temin ettiği, böylece atılı suçu işlediği iddia edilen olayda;
Sanığın sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Katılanın algılama yeteneğinin bulunmadığına dair alınan 11.11.2010 tarih ve 2010/3217 numaralı adli tıp raporunun tek hekim tarafından verildiği, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, algılama yeteneğinin olmaması halinde, aldatılması gereken bir irade söz konusu olmayacağından dolandırıcılık suçundan bahsedilemeyeceği, eylemin hırsızlık suçuna vücut vereceği gözetilerek mağdurun akıl hastalığının bulunup bulunmadığı, akıl hastalığı var ise algılama yeteneğinin derecesi hakkında Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Dairesi veya Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinden kurul raporu alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi Kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 15 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.