Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/12358 Esas 2015/5780 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/12358
Karar No: 2015/5780
Karar Tarihi: 28.10.2015

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/12358 Esas 2015/5780 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların, bir inşaatta çalışan arkadaşını yaralanması sonrasında kendi kimlik bilgilerinin yerine başka bir kişinin kimlik bilgilerini kullanarak polikliniğe başvurdukları ve tedavi ücretinin kamu kurumuna yüklendiği dolandırıcılık suçuyla yargılandıkları belirtilmiştir. Ancak sanıkların, arkadaşlarını hayati önemi haiz nitelikte bir tehlikeden kurtarma zorunluluğu halinde fikir birlikteliği ile eylemi gerçekleştirdikleri kabul edilmiştir. Bu nedenle, TCK'nın 25/2. maddesinde tanımlanan zorunluluk haline giren eylemler kapsamında olduğu gerekçesiyle sanıkların cezalandırılmasına gerek olmadığına karar verilmiştir. Kararda TCK'nın 25/2. maddesi ve CMK'nın 223/3-b maddesi açıklanmıştır.
23. Ceza Dairesi         2015/12358 E.  ,  2015/5780 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığına

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."ın çalıştığı inşaatta iş kazası sonucu yaralandığı, arkadaşı olan diğer sanık ... tarafından ... Semt Polikliniğine tedavi için götürüldüğü, ancak sanıkların fikir ve eylem birlikteliği ile ..."ın kimlik bilgisi yerine ..."ın kimlik bilgilerinin bildirilerek hasta kayıt işleminin ve tedavinin yapıldığı, tedavi işlemleri için kurum tarafından toplam 42,10 TL, tıbbi tedavi giderinin ödendiği, şüphelilerin bu şekildeki eylemleri ile kamu kurumunun zararına dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen somut olayda,
    Tüm dosya kapsamı, doktor raporu ve ..."in; "...kafası yarılmıştı ve kanıyordu.." şeklindeki beyanları birlikte değerlendirildiğinde, sanık ..."un kendisini, sanık ..."ın da arkadaşının sağlığını muhakkak ve acil bir tehlikeden kurtarma zorunluluğu halinde fikir birlikteliği ile eylemi gerçekleştirdiklerinin anlaşılması karşısında, hayati önemi haiz nitelikte bir tehlikeyi önlemek amacıyla, başkasına ait kimliğin kullanması şeklinde gerçekleşen eylemin, TCK"nın 25/2. maddesinde tanımlanan zorunluluk hali kapsamında kaldığı gerekçesiyle CMK"nın 223/3-b maddesi gereğince sanıklar hakkında ceza verilmesine yer olmadığına dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan kurum vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Hemen Ara