Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2017/2242 Esas 2020/342 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2242
Karar No: 2020/342
Karar Tarihi: 05.02.2020

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2017/2242 Esas 2020/342 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir yağma suçundan dolayı hükümlü bulunmuştur. Hüküm Yargıtay'a taşınmıştır. Yargıtay, hükümdeki diğer temyiz itirazlarının yerinde görülmediğini belirtmiştir. Ancak, suç tarihinde yürürlükte olan kanun maddeleri ile sonraki kanun maddeleri arasındaki uyumlu bir değerlendirme yapılmadığı için hüküm bozulmuştur. Suç, 765 sayılı TCK'nin 499. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi altında yer alan nitelikli yağma olarak değerlendirilmiştir. Ancak, 01.06.2005 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nin 149/1-a-c-h maddeleri altındaki silahlı yağma ve 109/2, 109/3-a-b maddelerinde yer alan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarına göre de değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 499. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 149/1-a-c-h, 109/2 ve 109/3-a-b maddeleridir.
6. Ceza Dairesi         2017/2242 E.  ,  2020/342 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/04/2017 tarihli kenar yazısı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Hükümlü ... ve suç arkadaşı ...’un 03.08.1989 günü saat 23.15 sıralarında mağdurun ticari taksisine binip Gölcük ilçesine gideceklerini söyledikleri, yolda hükümlü ve suç arkadaşının aracı durdurup mağdura bıçak çekip mağdurun ellerini bağladıkları, daha sonra mağdurun 350 TL (eski para birimi ile 350 milyon) parasını ve araç anahtarını alıp ayrıldıkları, mağdurun araç içerisindeki bıçakla bağlı olan ellerindeki ipi kesip kurtulduğu somut olayda; suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK"nin 499. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi; 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nin 149/1-a-c-h madde ve fıkralarında anlamını bulan “Silahla, birden fazla kişi ile birlikte, gece vakti” nitelikli yağma, aynı kanunun 109/2, 109/3-a-b maddesinde anlamını bulan “Birden fazla kişi ile birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarını oluşturduğu dikkate alınarak; 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddesi uyarınca önceki ve sonraki kanun hükümleri bir bütün halinde olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçları birbiri ile karşılaştırılarak sonucuna göre, lehe yasanın saptanmasının zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 05/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara