Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11110 Esas 2021/5188 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/11110
Karar No: 2021/5188

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11110 Esas 2021/5188 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2020/11110 E.  ,  2021/5188 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Hâkimliği

    Taksirle yaralama suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 01/12/2017 tarihli ve 2017/58782 soruşturma, 2017/32787 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin merci Mersin 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10/01/2018 tarihli ve 2018/47 değişik iş sayılı kararını müteakip, anılan suçtan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma neticesinde, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/04/2018 tarihli ve 2018/2334, 2018/10119 soruşturma sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair merci Mersin 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 11/05/2018 tarihli ve 2018/3238 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre;
    1- Mersin 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10/01/2018 tarihli ve 2018/47 değişik iş sayılı kararı yönünden;
    Her ne kadar Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 10/01/2018 tarihli kararı ile eksik inceleme sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun"un 6545 sayılı Kanunun 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile aynı Kanun’un 173/4. maddesindeki “Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, itirazın inceleyen mercii mahkemesince 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısınca yeterli soruşturma yapılmadığı kanaatine varılması halinde soruşturmanın genişletilmesine ve Cumhuriyet savcılığından talep edilen hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra itirazla ilgili bir karar verilmek üzere dosyanın tekrar gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesinde,
    2- Mersin 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 11/05/2018 tarihli ve 2018/3238 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
    Esasta soruşturmanın genişletilmesi olarak kabul edilecek Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 10/01/2018 tarihli kararını müteakip, Cumhuriyet Başsavcılığınca belirtilen eksiklikler giderildikten sonra itirazla ilgili bir karar verilmek üzere dosyanın tekrar Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğine gönderilmesi gerektiği, itiraz mercii tarafından tekrar verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz hakkında, karar verilmesine yer olmadığına ve dosyanın itirazı inceleyen merciiye gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 21/10/2020 gün ve 94660652-105-33-13010-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04/11/2020 gün ve 2020/96461 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay günü saat 20:50 sıralarında, müşteki sürücü İmran Ekenek"in sevk ve idaresindeki aracı ile meskun mahal dışında, bölünmüş üç şeritli otoyolda seyir halinde iken, olay mahalline geldiğinde aracını sağ arıza şeridinde durdurduktan sonra aracı ile kontrolsüzce yola çıkarak devam etmek istediği sırada, arkadan gelen şüpheli ..."nun sevk ve idaresindeki kamyonun bu araca arka sol kısımdan çarpması neticesi yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, olay sonrasında müştekiler İmran Ekenek ile yolcu konumundaki müşteki Deniz Peke"nin basit tıbbi müdahale ile giderilir şekilde yaralandıkları ve şüpheli ... hakkında şikayetçi oldukları olayda; Mersin Cumhuriyet Başsavcılığımızın 2017/58782 sayılı dosyası ile başlatılan soruşturmada kaza tespit tutanağına göre kazanın oluşumunda 33 T 1198 plakalı oto sürücüsünün herhangi bir kural ihlalinin olmadığının belirtildiği ve şüphelinin hakkında suçun yasal unsurlarının oluşmaması nedeni ile 01/12/2017 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, bu karara karşı müşteki İmran Ekenek"i vekili Av.Cahit Celal Kul aracılığıyla 25/12/2017 tarihli dilekçe ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz ettiği, itirazı değerlendiren Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 10/01/2018 tarih ve 2018/47 D.İş sayılı kararı ile " her ne kadar Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından trafik tespit tutanağı içeriğine göre şüphelinin kusurunun bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 05/09/2013 tarihli ve 2012/19402 esas, 2013/19286 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere taksirle işlenen suçlardan dolayı kusurluluk değerlendirmesi ancak mahkeme hakimi tarafından yapılabileceği, kusurun belirlenmesi normatif bir değerlendirmeyle mümkün olmakla birlikte, konunun teknik bilgiyi gerektirmesi, hakimin hukuk bilgisiyle sorunu çözemeyeceği durumlarda, bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinde dahi, bilirkişinin inceleme yetkisi kusurlulukla ilgili olmayıp, işin tekniği ve norma aykırı davranışın belirlenmesi ile sınırlı olacağı, bilirkişi raporlarının mahkemeyi bağlayıcı değil, delilleri değerlendirme vasıtalarından biri olduğu, mahkemelerin takdir ve değerlendirme hakkına haiz bulunduğu, bilirkişi tarafından münhasıran hakimin yetkisinde bulunan kusurluluk konusunda herhangi bir değerlendirme yapılmaması gerekmekle birlikte, bu yöndeki bir değerlendirmenin de hakimi bağlayıcı bir yönünün bulunmadığı, meydana gelen olay nedeniyle keşif yapılarak bilirkişi raporu aldırılması ve soruşturmanın buna göre sonuçlandırılması gerektiği" gerekçesi ile müşteki vekilinin itirazının yerinde olduğu ve takipsizlik kararının kaldırılmasına karar verildiği, karar üzerine 2018/2334 sayılı soruşturma dosyası ile soruşturmaya devam edildiği ve olaya ilişkin inceleme yapmak üzere Mehmet Şahan"ın bilirkişi olarak görevlendirildiği, 27/03/2018 tarihli bilirkişi raporu ile 33 T 1198 plakalı ticari oto sürücüsü İmran Ekenek"in 2918 K.Y.T.Kanunun madde 46/2-B (Aksine bir işaret şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların geçişini beklememek) kusurunu işlediğinden bu kazada birinci derecede tamamen kusurlu olduğunu ve 34 LF 704 plakalı kamyon sürücüsü ..."nun bu kazada kusursuz olduğu görüş ve kanaatinin beyan edildiği, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca 06/04/2018 tarih, 2018/2334 soruşturma, 2018/10119 sayılı karar ile "...gerek olay sonrasında düzenlenen kaza tespit tutanağı, gerekse soruşturma aşamasında uzman bilirkişiden alınan bilirkişi raporlarında şüpheli ..."nun olayla herhangi bir kusurunun bulunmadığı yönünde görüş beyan edildiği, bu hali ile şüpheliye müsnet taksirle yaralama suçunun şüphelinin herhangi bir kusurunun bulunmaması nedeni ile unsurları itibari ile oluşmadığı..." gerekçesiyle şüpheli hakkında kamu adına kovuşturmaya yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği, müşteki İmran Ekenek"in vekili Av.Cahit Celal Kul aracılığıyla 07/05/2018 tarihli dilekçesi ile bu karara karşı itirazda bulunduğu, Mersin 3. Sulh Ceza Hakimliğince yapılan değerlendirme neticesinde 11/05/2018 tarih ve 2018/3238 D.İş sayılı karar ile kovuşturmaya yapılmasına yer olmadığına dair kararının gerekçesine, itiraz dilekçesi içeriğine göre; verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararında usul ve yasaya aykırılık görülmediğinden itirazın reddine karar verildiği anlaşılarak yapılan incelemede;
    1-Mersin 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10/01/2018 tarihli ve 2018/47 değişik iş sayılı kararı yönünden; Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 10/01/2018 tarihli kararı ile eksik inceleme sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanunun 6545 sayılı Kanunun 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile aynı Kanunun 173/4. maddesindeki “Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, itirazın inceleyen mercii mahkemesince 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısınca yeterli soruşturma yapılmadığı kanaatine varılması halinde soruşturmanın genişletilmesine ve Cumhuriyet savcılığından talep edilen hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra itirazla ilgili bir karar verilmek üzere dosyanın tekrar gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesinde,
    2-Mersin 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 11/05/2018 tarihli ve 2018/3238 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede; esasta soruşturmanın genişletilmesi olarak kabul edilecek Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 10/01/2018 tarihli kararını müteakip, Cumhuriyet Başsavcılığınca belirtilen eksiklikler giderildikten sonra itirazla ilgili bir karar verilmek üzere dosyanın tekrar Mersin 4. Sulh Ceza Hakimliğine gönderilmesi gerektiği, itiraz mercii tarafından tekrar verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz hakkında, karar verilmesine yer olmadığına ve dosyanın itirazı inceleyen merciiye gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla;
    Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmediğinden, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 01/12/2017 tarihli ve 2017/58782 soruşturma, 2017/32787 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin merci Mersin 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 10/01/2018 tarihli ve 2018/47 değişik iş sayılı kararını müteakip, anılan suçtan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma neticesinde, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/04/2018 tarihli ve 2018/2334, 2018/10119 soruşturma sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair merci Mersin 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 11/05/2018 tarihli ve 2018/3238 değişik iş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin CMK"nın 309. maddesi gereğince REDDİNE, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.06.2021 oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara