MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, suç tarihinde, kendisini mağdur ..."ın yeğeni ..."in arkadaşı ... olarak tanıtıp, kendisinin ..."da telefon işi ile uğraştığını, ..."in selamını getirdiğini söyleyerek vergi dairesinde memur olarak çalışan mağdur ... ve katılanlar ile sohbet etmeye başladığı, daha sonra mağdur ve katılanların cep telefonlarında bazı programların olmadığını, bu programları telefonlara yükleyip aynı gün içerisinde geri getirebileceğini söyleyerek, mağdur ve katılanların cep telefonlarını alarak uzaklaştığı ve cep telefonlarını geri getirmediği, sanığın bu surette mağdur ve katılanları hileli eylemlerle kandırarak menfaat elde etmek suretiyle ayrı ayrı dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın, aynı zamanda ve tek eylem ile mağdur ve katılanların telefonlarına program yükleyip geri getireceğini söyleyerek telefonlarını almak suretiyle menfaat elde etmesi karşısında, sanığın, aynı suçu birden fazla mağdur ve katılana karşı tek bir fiille işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğini gözetilmeyerek, ayrı ayrı dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.