23. Ceza Dairesi 2015/14759 E. , 2015/5436 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununun bozma, mala zarar verme
HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ve sanığın aynı apatmanda komşu olduğu, katılana ait televizyon uydu kablosunun çatıda sanığa ait bacadan geçmesinden dolayı sanığın defalarca kabloyu kesmek suriteyle zarar verdiği ve bu suretle aynı zamanda katılanın huzurunu bozarak atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
1) Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna dair temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Tüm dosya kapsamına göre sanığın söz konusu kablo kesme eylemini zarar verme kastıyla yaptığı söz konusu suçun " sırf huzur ve sükunu bozmak" özel kastıyla işlenebildiği dolayısıyla olayda suçun kanuni unsurları itibari ile oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2) Mala zarar verme suçuna dair temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Tüm dosya kapsamına göre, kablonun kesilmesi olayının iki kez yaşanması sonrasında apatmana kamera taktırıldığı ve üçüncü kesme olayının gerçekleştiği günün kayıtlarında çatıya sanık ..."ın çıktığı ve inerken cebine cisim koyduğu, kamera kayıtlarına ulaşılamasa da bu durumun kayıtları izleyen tanık beyanları ile doğrulandığı, dördüncü kesme olayının olduğu gün ise sanığın çatı kapısının değişen anahtarını apatman görevlisinden temin ederek çatıya çıktığı ve apatman görevlisi olan ..."inin haber vermesi üzerine sanığın yanına giden katılanın ve tanık ..."nin beyanlarınnda; sanığın kabloyu kestiğini itiraf ettiğini belirttikleri anlaşılmış olup, tüm deliller karşısında sanığın söz konusu suçu işlediği sabit olmakla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, delillerin takdir ve değerlendirmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde sanığın beraatine dair hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.