MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat, ceza verilmesine yer olmadığına


Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın şikayetçinin borçlu kendisinin alacaklı olduğu 16.800 TL bedelli emre muharrer senedi şikayetçinin bilgi ve rızası haricinde onun kaşesinin basıp ve yerine sahte imza atarak tanzim ettikten sonra kredi borcuna mahsuben ciro etmek suretiyle katılan bankaya verdiği, böylelikle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden yapılan incelemede;
Sanığın çekmiş olduğu krediye ilişkin sözleşme örneği, suça konu senedin katılan bankaya tevdine ilişkin bordro ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde borcun önceden doğmuş olması nedeniyle unsurları itibariyle oluşmayan dolandırıcılık suçundan verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Aynı sanık hakkında şikayetçinin borçlu göründüğü birden fazla senedi tanzim edip başka bankaya vermek suretiyle gerçekleştirdiği eylem nedeniyle ... 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/06/2011 tarihli ve 2010/1424 esas,
2011/660 karar sayılı kararı ile mahkumiyet ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği gerekçe gösterilerek, sanığın incelemeye konu eylemini de aynı kast altında gerçekleştirmesi nedeniyle tek suç olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilip ceza tertibine yer olmadığına karar verilmiş ise de; bahsi geçen ... 19. Asliye Ceza Mahkemesinde zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında incelemeye konu senedin dava konusu edilmediği, sanığın suça konu sahte senedi katılan bankaya ibraz ederek ayrıca kullandığı, bu nedenle sanığın sahte olarak tanzim ettiği resmi belgeyi kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.