MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelendi gereği düşünüldü;
Sanığın, katılan ile aralarındaki protokol gereği düzenlemiş oldukları 28.02.2007 keşide tarihli 4.000 TL"lik ve 30.04.2007 keşide tarihli 11.000 TL."lik bonoların bedellerini tahsil ettiği halde, söz konusu bonoları icra takibine koyarak bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediği iddia edilen somut olayda;
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 24.03.1989 gün ve 1998/1 Esas, 1989/2 Karar sayılı içtihadında, senedin bedelsiz kaldığı ya da anlaşmaya aykırı olarak kullanıldığının yazılı delille ispatlanmasının zorunlu olduğunun belirtilmiş olması, sanık savunmalarında katılanın ibraz ettiği 06.07.2006 tarihli protokolün bankaya hitaben önceden imzaladığı talimatın üzerindeki boşluğu doldurmak suretiyle kendi rızası dışında sonradan iradesine aykırı şekilde doldurduğunu ileri sürmüş olması, katılanın da aynı tarihli protokole istinaden açtığı ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/134 esasında kayıtlı menfii tespit davasının derdest bulunması ve bu dosyada yaptırılan bilirkişi raporlarında rapor veren bilirkişilerin grafoloji uzmanı olmadıklarının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; 06/07/2006 tarihli protokolün sanığın isim ve imzası dışında kalan kısımlarının sonradan doldurulup doldurulmadığına dair fizik ve grafoloji uzmanlarından oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınmadan ve katılan tarafından açılan menfi tespite ilişkin ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen 2007/134 esas sayılı davanın sonucu beklenmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.