Esas No: 2015/5252
Karar No: 2015/5184
Karar Tarihi: 15.10.2015
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5252 Esas 2015/5184 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Şirket yetkilisi olan sanığın suça konu çalıntı çeki ciro edip bankaya vermek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda;
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın suça konu çeki bankadaki krediye teminat olarak vermediğini, temyiz dilekçesinde suça konu çekin, çek sahibi ... Limited Şirketinden bu şirkete yapılan kauçuk plaka satışı karşılığında 01.09.2005 tarih ve 519440 sıra numaralı fatura ile alındığının belirtilmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; öncelikle çekin çalındığına ilişkin ihbar sonucunun akıbetinin araştırılması, sanık müdafiince temyiz dilekçesinde belirtilen fatura aslı istenerek gerçek olup olmadığı, çek sahibi ... Limited Şirketi ile sanığın yetkilisi olduğu şirket arasında kauçuk plaka alışverişi olup olmadığı, fatura üzerinde çek sahibi firma çalışanlarının imzalarının bulunup bulunmadığı, suça konu çekin de bu alışveriş kapsamında verilip verilmediği, çeklerin çalındığını belirten firmanın keşide tarihinde başka çek düzenleme yetkilisi olup olmadığının saptanması, bu konularda gerekirse bilirkişi raporu aldırılması; yine, suça konu çekin sanıktan kredi sözleşmesi için teminat amaçlı mı yoksa kredi sözleşmesinden bağımsız salt tahsilat amaçlı mı alındığı, teminat olarak alınmış ise kredi sözleşmesi anında mı yoksa daha önce kredi sözleşmesinden doğan borca karşılık mı alındığı hususlarının bankadan sorulması, bu konuda şirket ve banka kayıtlarının getirtilmesi ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.