Esas No: 2015/4918
Karar No: 2015/5145
Karar Tarihi: 14.10.2015
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/4918 Esas 2015/5145 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın keşideci şirket ... Şirketi"nin hesabından verilen ancak şirket yetkilisi katılan ..."ün elinden rızası dışında çıkan, ön yüzündeki keşideci imzası katılan ..."e ait olmayan 24/09/2008 keşide tarihli 4800 YTL. bedelli sahte çeki düzenleyerek ya da birilerine düzenlettirerek diğer katılan ..."a cep telefonu aldığı sırada 3. ciranta olarak imzalayarak verdiği, bu çekin tahsili için bankaya ibrazında çalıntı olduğunun anlaşıldığı, birinci ciranta olarak görünen ... Şirketi"nin vergi ve maliye kayıtları üzerinde kullanılan kaşe ile yazı ve imzaların incelenmesi neticesi düzenlenen uzmanlık raporunda çekin arka yüzündeki “Karakoyunlu“ içerikli kaşe üzerinde atılı bulunan birinci ciranta imzasının mukayese amacıyla gönderilen kaşe izleri üzerindeki imzaların aynı el ürünü olmadıklarının ve çekteki kaşe izinin mukayese için göderilen kaşe izleri ile oluşturulmadığı, yine bu şirketin yapılan araştırmalarda çekin keşide tarihinden ve çekin çalındığı tarihten çok önce ticareti terk ettiği, çekin arkasındaki ikinci ciranta ... isimli kişinin ise yapılan araştırmalara rağmen tespit edilemediği, gerçekten bu şekilde bir kişinin bulunup bulunmadığının da belirlenemediği, bu şekilde sanığın katılan ..."ün elinden rızası dışında çıkan çek yaprağını eline geçirerek kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
a- Sanığın savunmasında suça konu çeki ... isimli şahsa sattığı cep telefonları karşılığı aldığını daha sonra bu çeki katılan ..."tan daha önce daha önceden almış olduğu cep telefonlarının borcunu ödemek amacıyla verdiğini beyan etmesi ve dosyada mevcut 18/01/2010 tarihli polis memurlarınca tanzim edilmiş tutanakta ... isimli şahsın 19 Mayıs Mahallesi No:6 sayılı adresten araştırıldığında şahsın iki yıl önce taşınmış olduğunun tespit edilmiş olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; ... isimli şahsın temin edilerek, sanığın duruşmaya çağırılarak bu şahsın kimlik bilgileri ve suç tarihindeki iş adresinin sorulması bu doğrultuda yapılacak ayrıntılı inceleme neticesi şahsa ulaşılması halinde bu şahsın ve çekteki ilk ciranta ... Limited Şirketi"nin suç tarihindeki yetkilisinin duruşmaya çağırılarak, çek arkasındaki imza ve yazıların kime ait olduğunun tespiti bakımından beyanlarının ve kriminal incelemeye esas olmak üzere yazı, imza ve rakam örneklerinin alınması, herhangi bir ticari ilişki nedeniyle çek verip vermediklerinin sorulması, dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla katılan ..."ın duruşmaya çağırılarak suça konu çekin kendisine yapılan alışveriş sırasında mı verildiği yoksa daha önceki tarihlerde sanık ile yaptıkları alışveriş karşılığında mevcut borcun ödenmesine yönelik sonradan mı verildiğinin ayrıntılı şekilde kendisinden sorularak zabta geçirilmesi, mahkeme tarafından çekteki sahteliğin, iğfal kabiliyetini haiz olup olmadığının bilirkişi raporu ve mahkeme gözlemi ile tespit edilmemiş olması ve sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu çekin mahkeme heyeti tarafından incelenip, özellikleri zapta geçirilerek iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, gerekirse bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılması ve bu deliller değerlendirilip sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun belirlenmesinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile mahkumiyet kararı verilmesi,
b- Kabule göre de TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.