Esas No: 2015/6205
Karar No: 2016/3046
Karar Tarihi: 16.03.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6205 Esas 2016/3046 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62/1, 52/2, 53 maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay hapis ve 320 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, otostop yapan katılanı kiraladığı araca aldığı ve kendisini ... vatandaşı ... olarak tanıttığı, köyde cami yaptıracağından bahsederek katılanı evine kadar bıraktığı, katılanın sanığı evine davet ederek ikramda bulunduğu, bu sırada sanığın hileli davranışlarına devam ederek kaymakam ile tanıştığından, cami yapımı için kaymakamın kendisinden yardım istediğinden bahsettiği, ardından katılanın evinden ayrıldığı, iki gün sonra yeniden katılanın evine giden sanığın artık Hristiyan olmadığını Müslümanlığa döndüğünü ve adının da ... olduğunu, yaptıracağı caminin taşları için kaymakama 110.000 TL para vereceğini söylediği, akabinde katılana çocukların durumunu sorup katılanın üniversitede okuyan oğluna burs olarak aylık 200 Euro para göndereceğini, oğlunun bankada hesap açtırıp bu numarayı kendisine bildirmesini istediği, ayrıca kendisinin İsviçre"de 1500 işçi çalıştırdığını, katılanın ...adlı diğer oğlunu ..."ye götürüp aylık 2000 Euro ücretle çalıştırabileceğini bunun için yeşil pasaporta ihtiyaç olduğunu, pasaport çıkarttırabileceğini, ancak 3.500 TL para gerektiğini söylediği, katılanın o kadar parası olmadığını söylemesi üzerine sanığın 2.000 TL’sini kendisinin karşılayacağını, 1.500 TL vermesinin yeterli olduğunu söylediği, teklifi kabul eden katılanın oğulları ile birlikte sanığın kiralık aracıyla ilçe merkezine pasaport işlemleri için gittikleri, çocukları pasaport için gerekli belgeleri almak için hükümet konağı önünde araçtan indiren sanığın katılanla birlikte bir lokantaya gittikleri, sanığın burada katılandan pasaport için 1.500 TL istediği, katılanın yanında 700 TL olduğunu söylemesi üzerine sanığın 600 TL’yi işlemleri başlatmak için vermesini kalanını evde verebileceğini söylediği, sanığın pasaport işlemleri bahanesiyle aldığı parayı banka aracılığıyla göndermesi gerektiğini söyleyerek bilinçli olarak öğle tatilinde katılanı bankaya götürdüğü, bankanın kapalı olmasını bahane ederek namaz kılmak istediğini söyleyip katılanla birlikte camiye gittikleri, katılana namaz kılmayı iyi bilmediğini, önünde durursa kendisine bakarak namaz kılabileceğini söyleyip katılanın arkasında bir yere geçtiği, katılanın namaz kılmasını fırsat bilerek camiden çıktığı anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması nedeniyle bu hususlar,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.