Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/375 Esas 2013/683 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/375
Karar No: 2013/683
Karar Tarihi: 04.02.2013

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/375 Esas 2013/683 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılan ve tazminat istemine ilişkin olan davanın, bir eser sözleşmesinden kaynaklandığını belirtti. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/e maddesinde tüketici tanımlandığı ve yasanın hazır bir malı veya hizmeti günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişileri koruduğu ifade edildi. Bu nedenle, istisna sözleşmeleri de dahil olmak üzere, 4077 Sayılı Yasa'nın kapsamının dar olduğu ve üst düzey teknolojik eser sözleşmelerinin bile bu kapsama girmediği belirtildi. Somut olayda taraflar arasındaki hukuki ilişkinin eser sözleşmesinden kaynaklandığından, yerel mahkemenin davayı Asliye Hukuk Mahkemesi olarak değil de Tüketici Mahkemesi olarak görmesi ve karar vermesinin yanlış olduğu vurgulandı. Kanuni düzenlemelerin yanı sıra, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 26.2.2003 gün ve 2003/15-127 E., 2003/102 K. sayılı kararı da bu görüşü destekler nitelikteydi. Kararın bu nedenle bozulduğu açıklandı.
4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/e maddesi, tüketici tanımını belirlemektedir ve sadece hazır bir mal veya hizmeti günlük kullanımda kullanan veya tüket
15. Hukuk Dairesi         2013/375 E.  ,  2013/683 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    Dava, bir kısım seramik, musluk ve bataryanın satışı ile birlikte montajını konu alan eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/e maddesinde tüketici...bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamaya göre yasa, hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumaktadır. Bir başka deyişle yasa kapsamına, dar kapsamlı mal ve hizmet ilişkileri olağan tüketim işleri alınmıştır. Aksi bir yorumun kabulü, üst düzey teknoloji ile gerçekleştirilen eser sözleşmesi ilişkilerinin dahi 4077 Sayılı Yasa kapsamında kalmasını ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklara da Tüketici Mahkemelerinde bakılmasını gerektirir ki, bunun yasanın amacına aykırı olduğu açıktır. Buna göre istisna sözleşmesinden doğan ilişkileri de 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanması hukuken olanaklı değildir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.2.2003 gün ve 2003/15-127 E., 2003/102 K. sayılı kararında bu husus belirtilmiştir. Somut olayda taraflar arasındaki hukuki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklandığından, yerel mahkemece davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, 4077 Sayılı Yasa uygulanarak Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılıp, esası hakkında karar verilmesi yerinde görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 04.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara