Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/7501 Esas 2013/624 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7501
Karar No: 2013/624
Karar Tarihi: 04.02.2013

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/7501 Esas 2013/624 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2012/7501 E.  ,  2013/624 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan kur farkı alacağının tahsili için yapılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin; davanın kısmen kabulüne dair kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı icra takibinde 10.097,01 TL asıl alacağın ve 134,63 TL işlemiş faizin tahsili istemiyle davalı hakkında icra takibinde bulunmuş, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 6.471,70 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptâli ile takibin devamına karar verilmiştir.
    İcra İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi uyarınca, icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun icra takibine itirazında haksız olması gerekmektedir. Oysa, dava konusu alacak likid olmayıp yargılama sonucu belirlenebilir niteliktedir. Bu sebeple, davalı icra takibine karşı yapmış olduğu itirazında haklı olduğundan, davacının icra inkâr tazminatına yönelik isteminin reddine karar vermek gerekirken kabulü yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de, düşülen yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın HMK’nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının iki numaralı bendinde yer alan “Hüküm altına alınan alacak miktarının %40"ı üzerinden hesaplanan 2.588,68 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “Davacının koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı talebinin reddine” cümlesinin eklenmesine, hükmün değiştirilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, fazla alınan temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 04.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara