Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/15207 Esas 2022/2214 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/15207
Karar No: 2022/2214
Karar Tarihi: 10.03.2022

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/15207 Esas 2022/2214 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Germencik Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen sanığın çocuğu sarkıntılık suretiyle cinsel istismardan mahkumiyetine dair kararın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf başvurusu değerlendirilmiş ve temyiz istemleri reddedilmiştir. Ancak sanık müdafisinin temyiz itirazları başvuruyu esastan reddetmeye yetecek kadar geçerli görüldüğünden, karar 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereği bozulmuştur. Kararda, CMK'nın 291/1. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında temyiz süresinin on beş gün olduğuna, mağdurenin olayın tek tanığı konumunda bulunduğu ve duruşmada dinlenmemesine rağmen yazılı şekilde mahkumiyet kararı verildiğine ve bu durumun hukuka aykırı olduğuna dair CMK'nın 217. ve 210. maddelerinden bahsedilmiştir.
9. Ceza Dairesi         2021/15207 E.  ,  2022/2214 K.

    "İçtihat Metni"

    İNCELENEN KARARIN;
    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇ : Sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı
    HÜKÜM : Sanığın atılı suçtan mahkumiyetine dair Germencik Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 26.12.2019 gün ve 2019/25 Esas, 2019/673 Karar sayılı hükme yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınıp, hükmedilen ceza miktarına göre duruşmalı inceleme talebinin 5271 sayılı CMK’nın 299/1 maddesi uyarınca reddiyle duruşmasız yapılan değerlendirmede dosya tetkik edildi, gereği görüşülüdü:
    Katılan Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    5271 sayılı CMK’nın 291/1. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında temyiz süresinin on beş gün olduğu nazara alındığında, istinaf incelemesi neticesinde yokluğunda kurulan hükmün 19.06.2020 tarihinde tebliği üzerine işlemeye başlayan on beş günlük kanuni süresinden sonra katılan Bakanlık vekilinin sunduğu 07.07.2020 günlü dilekçeyle hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin CMK'nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
    Sanık müdafisinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    5271 sayılı CMK'nın 217. maddesinin birinci fıkrasında “Hâkim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir. Bu deliller hâkimin vicdanî kanaatiyle serbestçe takdir edilir” ve aynı Kanunun 210. maddesinin birinci fıkrasında ise “Olayın delili, bir tanığın açıklamalarından ibaret ise, bu tanık duruşmada mutlaka dinlenir. Daha önce yapılan dinleme sırasında düzenlenmiş tutanağın veya yazılı bir açıklamanın okunması dinleme yerine geçemez” hükümlerine yer verilmiş olup, bu kapsamda ilk derece mahkemesince aynı zamanda olayın tek tanığı konumunda bulunan mağdurenin duruşmadaki beyanları eyleme ilişkin ayrıntı içermediğinden maddi hakikatın ortaya çıkarılması açısından duruşmaya getirilen mağdurenin iddiaya konu hususlarla ilgili dinlenmeksizin yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi karşısında, anılan hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine düzeltilerek esastan reddedilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 11.03.2020 gün 2020/338 Esas, 2020/308 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine yönelik esası incelenmeyen hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20.Ceza Dairesine gönderilmesine, 10.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara